DENİZLİ İLİ TARİHİ VE TARİHİ ESERLERİ
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DENİZLİ
denizli
türkiye denizli
denizli türkiye
GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE DENİZLİ
denizli
türkiye denizli
denizli türkiye
denizli resimler
denizli fotoğraflart
denizli manzaralar
denizli görüntüler
denizli haber
denizli harita
denizli video
denizli spor
denizli ulaşım
denizli iklim
denizli yemekleri
denizli dernek
denizli turizm
denizli otel
denizli yurt
denizli pansiyon
denizli konaklama
denizli konut
denizli emlak
denizli daire
denizli arsa
denizli araç
denizli toki
denizli lojman
denizli satılık
denizli kiralık
denizli sağlık
denizli hastahaneleri
denizli devlet hastahanesi
denizli valilik
denizli belediye
denizli nüfus
denizli emniyet
denizli meb
denizli eğitim
denizli okul
denizli kurs
denizli lisesi
denizli işkur
denizli iş
denizli dağları
denizli akarsuları
denizli ovaları
denizli platoları
denizli ekonomi
denizli sanayi
denzli ticaret
denizli tarım
denizli hayvancılık
denizli doğa
denizli gezi
denizli tatil
denizli kültür
denizli sanat
denizli
denizli fotoğraflart
denizli manzaralar
denizli görüntüler
denizli haber
denizli harita
denizli video
denizli spor
denizli ulaşım
denizli iklim
denizli yemekleri
denizli dernek
denizli turizm
denizli otel
denizli yurt
denizli pansiyon
denizli konaklama
denizli konut
denizli emlak
denizli daire
denizli arsa
denizli araç
denizli toki
denizli lojman
denizli satılık
denizli kiralık
denizli sağlık
denizli hastahaneleri
denizli devlet hastahanesi
denizli valilik
denizli belediye
denizli nüfus
denizli emniyet
denizli meb
denizli eğitim
denizli okul
denizli kurs
denizli lisesi
denizli işkur
denizli iş
denizli dağları
denizli akarsuları
denizli ovaları
denizli platoları
denizli ekonomi
denizli sanayi
denzli ticaret
denizli tarım
denizli hayvancılık
denizli doğa
denizli gezi
denizli tatil
denizli kültür
denizli sanat
denizli
Eski Evler ve Mimari
-Tarihi Buldan Evlerinin Resimleri İçin Tıklayınız
-Sivil Mimarlık Örneği ve Tarihi Kültürel Yapılar
İlimizde, Selçuklu ve Beylikler dönemine ait birkaç yapı ayakta kalabilmiştir. Bunlardan; 13.yy. Selçuklu döneminde inşa edilen, Çardak Han ve Akhan Kervansarayları, mimari özellikleri bakımından diğer Selçuklu Hanlarına benzerler. Gene bu döneme tarihleyebileceğimiz Çal-Mahmutgazi Köyü'nde Mahmutgazi Türbesi ile
15.yy. Osmanlı türbe mimarı karakteri arz eden Baklan bucağı Hüsamettin Dede türbesini sayabiliriz. Zamanın tahribine uğrayan köprülerden tespit edebildiğimiz iki köprü bulunmaktadır. Büyük Menderes nehri üzerine inşa edilen ve Osmanlı dönemine ait, Denizli-Çivril yolundaki Çıtak köprüsü, Çal ilçesi yakınındaki köprü kayda değer mimari özellik gösterirler. Camilerden; Çivril-Emirhisar kasabası yakınındaki mimari özelliklerden dolayı13.yy.a tarihleyebileceğimiz Dedeköy camii ile 18.yy. ve 19.yy. Osmanlı mimarisinde moda haline gelen ve yapı özellikleri bakımından 13.yy. Selçuklu ağaç direkli camilerini hatırlatan Avrupa etkili resimlerle süslüdür. Acıpayam'da Yazır, Çivril'de Savran (Serbanşah), Baklan'da da Boğaziçi camileri vardır.
Hamam olarak; 14.yy. Beylikler döneminde inşa edildiği anlaşılan ve il merkezi Uçancıbaşı mahallesinde bulunan, Uçancıbaşı hamamı, Türk hamam mimarisi plan şemasıdır. Yukarıda sözünü ettiğimiz yapılarda malzeme olarak erken döneme ait olanlarda tuğla-moloz ve kesme taşlarla birlikte yer yer devşirme malzeme de kullanılmıştır, köy yerleşim yerlerinde ise ucuz malzeme olan kerpiç ve taşın bir arada kullanıldığı görülmektedir. İlin özel bir mimari özelliği bulunmamaktadır. Ege Bölgesi yöresinde görülen yapılardaki mimari özellikler görülmektedir.
15.yy. Osmanlı türbe mimarı karakteri arz eden Baklan bucağı Hüsamettin Dede türbesini sayabiliriz. Zamanın tahribine uğrayan köprülerden tespit edebildiğimiz iki köprü bulunmaktadır. Büyük Menderes nehri üzerine inşa edilen ve Osmanlı dönemine ait, Denizli-Çivril yolundaki Çıtak köprüsü, Çal ilçesi yakınındaki köprü kayda değer mimari özellik gösterirler. Camilerden; Çivril-Emirhisar kasabası yakınındaki mimari özelliklerden dolayı13.yy.a tarihleyebileceğimiz Dedeköy camii ile 18.yy. ve 19.yy. Osmanlı mimarisinde moda haline gelen ve yapı özellikleri bakımından 13.yy. Selçuklu ağaç direkli camilerini hatırlatan Avrupa etkili resimlerle süslüdür. Acıpayam'da Yazır, Çivril'de Savran (Serbanşah), Baklan'da da Boğaziçi camileri vardır.
Hamam olarak; 14.yy. Beylikler döneminde inşa edildiği anlaşılan ve il merkezi Uçancıbaşı mahallesinde bulunan, Uçancıbaşı hamamı, Türk hamam mimarisi plan şemasıdır. Yukarıda sözünü ettiğimiz yapılarda malzeme olarak erken döneme ait olanlarda tuğla-moloz ve kesme taşlarla birlikte yer yer devşirme malzeme de kullanılmıştır, köy yerleşim yerlerinde ise ucuz malzeme olan kerpiç ve taşın bir arada kullanıldığı görülmektedir. İlin özel bir mimari özelliği bulunmamaktadır. Ege Bölgesi yöresinde görülen yapılardaki mimari özellikler görülmektedir.
Arasta Camii:Merkez, Kaleiçi Çarşısı içindedir. Onarım geçirmiş olan cami kırma çatıyla örtülüdür. Caminin giriş cephesinde Osmanlıca mermer kitabesi bulunmaktadır. H. 1323 ve H. 1325 tarihi okunmaktadır.
Un Pazarı Camii:Merkez, Kaleiçi Çarşısı içinde yer almaktadır. İki katlı yapının zemin katı dükkan, üst katı cami olarak kullanılmaktadır. Kırma çatılı caminin üzeri alaturka kiremitle kaplıdır.
Hacıbaki Camii:Merkez İlçe’de bulunan caminin dış cephesinde dikdörtgen pencereler açılmıştır. Üzeri kırma çatıyla örtülü olup, alaturka kiremitle kaplıdır. Caminin mihrabı barok süslemelerle hareketlendirilmiştir. Duvarlardaki kalemişi süslemeler geçtiğimiz yıllarda boya ile kapatılmıştır.
Kayalık Hatipoğlu Camii :Yaklaşık kare planlı harim bölümüne
ve önünde sonradan ilave edilmiş kapalı bir son cemaat yerine sahip Camii, kırma ahşap çatılı olup alaturka kiremit kaplıdır. Geniş ahşap saçakları vardır. Kerpiç malzeme ile yığma tarzda inşa edilen yapının güney cephesi dışındaki cepheleri sıvalı ve boyalıdır. Güney ve batı cepheleri tamamen sağır olan yapının doğu cephesinde üç adet dikdörtgen fonlu basit pencere yer almaktadır. Yapıdaki tüm doğramalar ahşaptır. Köşede konumlanan taşınmazın bahçe duvarları üzerinde karo taşlarla kaplanmış bir çeşme yer almaktadır. Çeşmenin devamında yer alan bahçe duvarları babalara sahip iken sonraki dönemde araları örülerek bahçe duvarı yükseltilmiştir. Yapının giriş mekanının ahşap saçakları ve çatısı cami harim üst örtüsünden farklı düzenlenmiştir
. Çatı harimden ayrıdır. Bu giriş mekanı ahşap bir merdiven ile ulaşılan ve ahşap dikmelere oturan ahşap döşeme ve tavana sahiptir. Cami harimi de ahşap tavanlı olup, güney duvarında yarım daire profilli basit bir mihrabı vardır. 20.yy’ın hemen başlarında yapılmış olan yapı, konumu, boyutları ve yöresel malzeme kullanımı ve cephe düzeni ile korunması gerekli bir yapıdır. Yapının son cemaat yeri gibi düzenlenen giriş kısmı içten tamamen açılarak, cami harimine dahil edilmiştir. Kurul kararı ile cami parseli içinde bulunan tek katlı imam evi yıkılarak kaldırılmıştır. Ayrıca yakın zamanda batı beden duvarındaki belverme nedeni ile duvarı desteklemek üzere beton destek duvarı yapılmıştır. Caminin boyası yenilenerek rengi değiştirilmiştir. Giriş mekanı önüne de sac malzeme ile ilave bir bölüm yapılmıştır. Delikliçınar Yeni Camii :Denizli, Delikliçınar mahallesindedir. Yapı kare planlı harim mekanı ve kuzeyindeki son cemaat yerinden oluşmaktadır. Doğu ve batı köşelerde düzgün kesme taştan inşa edilmiş minareler, pabuç bölümüne kadar onarım amacı ile yıkılmıştır.
İnşa malzemesi düzgün kesme taş, betonarme ve demirdir. Avlusunda Klasik Osmanlı Mimari tarzına uygun şadırvanı bulunmaktadır. Yapının içinde zengin bir süsleme programı dikkati çeker. Mihrap duvarında Kütahya işi çini duvar panoları bulunmaktadır. Klasik Osmanlı Dönemi çini süsleme programına uygun olarak 20.yy’da yapılmış olan bu panoların üstünde vitray pencereler bulunmaktadır. Mihrap nişinin içi de bitkisel motiflerin ağırlıkta olduğu bir çini süsleme programına sahiptir. Mihrap duvarı ve yapının diğer duvarları üzerinde alçı süslemeler bulunmaktadır. Merkezi kubbenin iki yanında birer küçük kubbe yer almaktadır. Kuzeydeki kadınlar mahfili doğu ve batı yönlerde “U” şeklinde güney duvarına dek uzanmaktadır. Kuzey kesimde duvarların yanı sıra iri payeler taşıyıcı unsur olarak kullanılmıştır. Küçük kubbeler ile merkezi kubbe arasında yer alan karşılıklı ikişer sütun taşıyıcı sistem olarak değerlendirilmiştir. Mimber, kürsü ve
yapıdaki tüm pencere kapı çerçeveleri ayrı ayrı süsleme şeridi ile hareketlendirilmiştir. Yapının onarım amacı ile iki minaresi de pabuç bölümüne kadar yıktırılmıştır. Bursa kemerli açıklıklarla dışa açılan son cemaat yerine 10 basamaklı bir merdivenle ulaşılır. Zemin kat seviyesi altında bodrum katı vardır. Camide yapıyla ilgili olmayan, burada muhafaza edildiği anlaşılan 1329/1913 ve 1319/1903 tarihli iki kitabe bulunmaktadır. Kayıtlardan yapının 1952 yılında inşa edildiği anlaşılmaktadır. İlbadı Mezarlığı ve Camii:Denizli merkezinde, bugün şehir içinde kalmış olan ve İlbadı Mahallesi yolu ve Eski Sarayköy yolu üzerinde bulunan mezarlık geniş bir yamaç ve tepe üzerindedir.Tespit edilebilen en eski mezar Denizli’nin fethi sırasında Bizanslarla yapılan savaşta şehit düşen Mehmet Gazi’dir. Türbeninde H. 660 tarihi vardır. Ayrıca haçlılar tarafından şehit edilen Fatma Yıldız Hanımın mezarı (H. 702), İnançoğullarından yedi kişinin “ Yediler Türbesi Mezarı “ ( H. 710-511) ,
Şirvani Dede’nin Türbesi ( M. 1529) bulunmaktadır. Mezarlık kaynaklara göre 9 Temmuz 1920 günü Denizli’yi yakmak isteyen Demirci Mehmet Efe tarafından efenin yemini yerine gelmesi için yakılmıştır. Bu nedenle mezar taşları üzerinde yapılan incelemede daha eski tarihlere ait mezarlar hakkında bilgi edinilememiştir. Tespit edilebilen mezar taşları üzerindeki tarihlendirmeler türbeler dışında mezarlarda tespit edilebilen tarihler H. 973’ten günümüze kadar gelmektedir. Ziyaret yeri olarak kullanılan mezarlık koruluğu ile bir bütün arz etmektedir. Denizli maden ve motor sanayi nedeniyle oluşan kirlilik mezar taşlarını tahrip etmektedir. Denizli Eski Mezarlığı, Denizli fethinden itibaren kullanılmaya başlanılan Denizli’nin en eski ve en büyük mezarlık ve ziyaret yeridir. Denizli Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü tarafından koruması yapılmaktadır. Öküzbattı Mescidi:Merkez Günbattı Mahallesi’nde yer alan 19 yüzyıl sonunda inşa edilen yapı düz ahşap tavanla örtülü kare planlı bir yapıdır.
Tavan dıştan kırma çatı ile kaplıdır. Kısmen moloz taş kullanılmakla birlikte ağırlıklı olarak kerpiç ile inşa edilmiştir. Bitişiğinde aynı özelliklere sahip bir kahvehane binası vardır. İçten ve dıştan sıvalı ve boyalıdır. Pencereler ahşap doğramalıdır. İç mekanda ahşap bir kadınlar mahfili yer alır. Minber ahşap malzemeden yapılmıştır. Yazır Kasabası Çarşı Camii:Giriş açıklığı üzerindeki kitabesine göre “Hacı Ömer Ağa” adlı bir zat tarafından 1802-3 yılında inşa ettirilmiştir. Derinlemesine dikdörtgen olan cami, altısı bağımsız on adet ahşap destek ile mihraba dik üç sahına ayrılmıştır. Harim duvarları ve tavanında yer alan süslemeleriyle döneminin en gözde örneklerinden biridir. Duvarlarda yer alan resimlerde minyatür üslubu ağırlığını hissettirmektedir. Resimlerin panolar halinde duvar yüzeylerine çizilişlerinde gösterişten kaçınıldığı gözlenmektedir. Bu resimlerde özellikle cami, natürmort, bitki ve ağaç motiflerine yer verilmiştir. Ayrıca caminin tavanı da çıtalarla küçük karelere ayrılmış ve bu kareler, belirli aralıklarla serpiştirilmiş bitki motifleriyle süslenmiştir (Çakmak 1991). Yukarı Camii :Akköy İlçesi merkezinde bulunan camide dikdörtgen plan tipi uygulanmıştır.
Harimin kuzey tarafında iki katlı ahşap mahfili bulunmaktadır. Caminin orta bölümü gizli kubbeyle örtülmüştür. Harimin güneybatı köşesinde ahşap minberi yer almaktadır. Daha önce minber mihrabın sağ tarafında bulunduğu halde sonradan ahşap tavana atılan ahşap destek direklerine engel teşkil ettiğinden bugünkü yerine taşınmıştır. Harimin doğu, batı ve güney cephesinde, altta büyük üstte küçük ikişer pencereyle iç mekan aydınlatılmaktadır. Caminin kuzey cephesinde, sonradan kapalı hale getirilen son cemaat yeri dışa altı adet ahşap direkle açılmaktadır. Harimin kuzey duvarında sade bir mihrap nişi bulunmaktadır. Yapıya sonradan son cemaat yerinin doğu tarafına bir minare inşa edilmiştir. Caminin duvarları; temeli taş, üzeri kerpiç malzeme kullanılarak yapılmış olup, üzeri sıvalıdır. Çatısı kırma çatı olup, Marsilya tipi kiremitle kaplanmıştır. Cami harimin güney, doğu ve batı duvarlarındaki kalem işi süslemeler iki pano halinde iç cepheyi dolanmaktadır. Bunun üzerinde çatıya geçiş bölümü yer almaktadır. Burada bir sıra çiçek demeti motifi, bant halinde bütün cepheyi çevrelemektedir. Harimin duvarlarını süsleyen panolar ve kubbe içi harimin kuzey cephesindeki mahfil altındaki duvarlar, tamamen bitkisel motifler ve bunun yanında cami, terazi ve kandil tasvirleri ile bezenmiştir.
Yapının mihrabı harimin güney cephesinde, iç içe iki kemerle derinleştirilen niş halindedir. Mihrabın iki tarafı sütuncelerle sınırlandırılmış olup, içi çiçek ve kandil motifi ile süslenmiştir. Harimin tavanında, minberinde, kapısında, mahfilinde zengin oyma ahşap işçiliğini görmek mümkündür. Bunun dışında harimin güney, doğu ve batı tarafında devam adan içi yazılı madalyonlar bulunmaktadır. Güney duvarındaki pano içindeki madalyonlarda, soldan sağa Allah, Muhammed, Ebubekir; doğu duvarındaki madalyonlarda Ömer, Osman, Ali; batı duvarındaki süsleme panolarının içindeki madalyonlarda ise Hasan, Hüseyin, Bilali Habeş-i’nin adları okunmaktadır.Kubbe içindeki Osmanlıca yazıda ise beşinci ayın on dördü, 1327, Cemaüzevvel Mayıs 1 okunmaktadır. Bu tarih yapının inşa tarihi mi yoksa onarım tarihi mi bilinmemektedir. Camideki süsleme ve mimari özelliklerinden dolayı batılılaşma sürecinde (18.-19. yy.) inşa edilen camilerdendir. Belenardıç
Köyü Camii:Akköy ilçesine 20 km. mesafede bulunan Belenardıç köyü cami, kareye yakın dikdörtgen planlı bir yapıdır.Ahşap destekli ve ahşap tavanlıdır. Kitabesine göre Halil Ağa tarafından 1884 yılında inşa ettirilmiştir. Harimin kuzeyinde son cemaat yeri ve bu cephenin batı ucunu kapatan bir minaresi mevcuttur. İnşa malzemesi moloztaştır. Duvarları sıvalıdır. Yapının üzeri toprak dam şeklinde inşa edilmişken yakın bir tarihte toprak tabakası alınarak kırma çatı ve kiremitle örtülmüştür.Harime yuvarlak kemerli dikdörtgen formlu bir kapıdan girilmektedir. Son cemaat yerinin tüm duvarları kalem işi süslemelerle bezenmiştir. Harimin tavanı, üçü serbest diğerleri duvara bitişik ondört ahşap destekle taşınmaktadır. Duvarlara bitişik destekler kare kesitli, serbest destekler sekizgen kesitlidir. Onarım görmüş olan batı duvarı haricinde son cemaat yeri ve harimin bütün duvarları, zikzak motiften oluşan yatay bir şeritle bölünerek, dikdörtgen panolar elde edilmiştir. Panolar yeşil, kahverengi, siyah, mavi renkte muhtelif kalem işi süslemelerle doldurulmuştur. (Çakmak 1994). Boğaziçi Kasabası Eski Camii:Baklan İlçesi’ne bağlı Boğaziçi Kasabası’nda
bulunan cami, dikine dikdörtgen planlı ve üç sahınlıdır. Hicri 1181’de yapılmıştır. Duvarları temel seviyesine kadar taş, üzeri kerpiç örgülüdür. Dikdörtgen planlı harim, ahşap desteklerle üç sahına ayrılmıştır. Destekler birbirine Bursa kemeriyle bağlanmıştır. Yan duvarlar içten ve dıştan kare şeklindeki ahşap direkler ile desteklenmiştir. Mihrap, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli bir niş şeklindedir. Ahşap minberi ve vaaz kürsüsü süslemesizdir.Tavan ve ahşap destekler, zengin kalem işi süslemelere sahiptir. Harim duvarları, bitkisel ve geometrik süslemeler ve mimari tasvirlerden oluşan duvar resimleriyle bezelidir. Camiinin üzeri düz toprak dam iken toprağı alınarak dört yöne eğimli çatı ile kaplanmıştır (Çakmak 1995). Dörteylül Mahallesi Camii :Denizli, Buldan İlçesi, Dört eylül Mahallesindedir. 1956 tarihinde inşa edilen cami, enine dikdörtgen planlı bir harime sahiptir. Taş malzeme ile yığma teknikle inşa edilmiştir. Çatısı kırma çatıyla örtülü olup alaturka kiremit ile kaplıdır. Minaresi caminin güneybatı köşesinde yer almaktadır.
Tuğla örgülü minare tek şerefelidir. Sadece harim kısmından meydana gelen caminin tavanı ahşap tahtalarla kaplanmış, mihrap ise sade bir nişten oluşmuştur. Arazi kullanımı açısından parsele uyumu, yöresel ve geleneksel yapım tarzının son örneklerinden olması, mahalle mescidi tipinin örneği olarak belirginleşmesi, bindirme saçak ve köşe girişi gibi özellikleri ile önemli bir yapıdır. Bugünkü sahibi ve bakımından sorumlu olan kuruluş Vakıflar Genel Müdürlüğü’dür. Çarşı Camii :Buldan İlçesi, Çarşı Caddesi’nde bulunmaktadır. Cami 17. yy’da inşa edilmiştir. Taş malzeme ile inşa edilen yapı, düz ahşap tavanla örtülü ve kırma çatı ile kaplıdır. Yapı, hemen yanında yer alan tescilli han ile birlikte Buldan eski çarşı dokusu hakkında önemli bir belge niteliği taşımaktadır. Kocaköy (Şalvan)Camii:Özgün adı Şalvan (Şeyh Elvan) olan Kocaköy'deki Cami, doğu-batı yönde eğimli bir arazi üzerinde, moloz taş duvarlarla çevrili bir avlu içerisindedir. Caminin yaklaşık
30 m. güneybatısında, kitabesinden 1194-1780 tarihinde inşa edildiği anlaşılan sivri kemerli bir çeşme bulunmaktadır. Avluya, kuzeybatı köşedeki, yuvarlak kemerle örtülü bir açıklıktan girilmektedir. Yapı, uzunlamasına dikdörtgen planlı bir harim, harimin kuzeyindeki son cemaat yeri ve kuzeydoğu köşesindeki minareden oluşmaktadır. İnşa malzemesi moloz taştır. Duvarlar sıvalı ve beyaz badanalıdır. Doğu ve güney cephelerinde altta ve üstte ikişer pencere, batı cephesinde ise altta dört, üstte üç pencere vardır. Pencerelerin tümü dikdörtgen şekillidir. Yapının üzeri toprak damlı iken, 1960 yılında kırma çatı ve kiremitle kaplanmıştır (Çakmak 2007). Harimin kuzeydoğu köşesinde yer alan minare, girişinin üst kesimindeki kitabeye göre 1961 yılında yapılmıştır. Kare kesitli bir kürsü üzerinde yükselen silindirik bir gövdeye sahip olan minarenin kürsü ve pabuç kısımları kesme taşlarla, gövde ve yukarısı tuğlalarla inşa edilmiştir. Minareye, batıdaki basık kemerli bir açıklıktan girilmektedir (Çakmak 2007). Son cemaat yeri, düz ahşap tavanla örtülüdür. Tavan, kuzeyde iki devşirme sütun üzerine yerleştirilmiş birer ahşap destekle taşınmaktadır. Destekler birbirlerine dilimli ahşap kemerlerle bağlanmıştır. Son cemaat yeri, 1990 yılında dilimli kemerlerle dışarı açık durumda iken, 2006 yılında kemer araları perde duvarlarla kapatılmıştır. Yine 1990 yılında, son cemaat yerinin
basit ahşap süslemeler içeren tavanı, bugün düz tavan tahtalarıyla değiştirilmiş durumdadır (Çakmak 2007).Harimin kuzey duvarının doğu ve han kesimlerinde, mukarnaslı kavsara ile örtülü, yarım daire kesitli iki dış mihrap vardır. Duvarın ortasında harime girişi sağlayan açıklık yer alır. Basık kemerli giriş açıklığının üst kesiminde, duvardan hafif çıkıntılı, yukarıya doğru kademeleşerek yükselen zikzaklı profile sahip, bir üçgen alınlık görülmektedir. Alınlığın üzerinde üç satırdan oluşan inşa kitabesi bulunmaktadır. Giriş açıklığı, basit geometrik motiflerle süslü ahşap kapı kanatlarına sahiptir (Çakmak 2007). Harim, iki sıra halinde dörderden sekiz ahşap destekle kıble duvarına dik uzanan üç sahına ayrılmıştır Desteklerden ikisi kuzey duvarına bitişik, altısı bağımsızdır. Duvara bitişik destekler kare kesitli, bağımsız destekler silindir kesitlidir. Bağımsız destekler birer devşirme altlık üzerine oturmaktadır. Destekler birbirlerine dilimli ahşap kemerler1e bağlanmıştır. Harim, düz ahşap tavanla örtülüdür. Tavanın orta sahın üzerine denk gelen kesimi bir tekne tavan şeklinde düzenlenerek, yanlara oranla yükseltilmiştir. Tavanın tüm yüzeyi ahşap ve kalem işi süslemelerle bezenmiştir. Harim duvarları sıvalı ve beyaz badanalıdır.
Doğu duvarının kuzeyinde dikdörtgen şekilli bir dolap nişi vardır. Aynı duvarın güney ucunda, yarım daire kesitli bir başka niş ve önünde ahşaptan yapılmış basit bir vaaz kürsüsü yer almaktadır (Çakmak 2007). Harimin kuzeyinde ahşap bir kadınlar mahfili vardır. Mahfile, kuzey duvarının doğusundaki ahşap merdivenle çıkılmaktadır. Mahfilin ortasında, harime doğru taşıntı yapan bir balkoncuk bulunmaktadır. Ahşap minber herhangi bir özelliğe sahip değildir. Mihrap, yakın bir tarihte yenilenmiş, mukarnaslı kavsara ve kavsara köşeliklerindeki kabaralar dışında kalan yüzeyler fayansla kaplanmıştır. Kabara ve mukarnaslar alçıdandır. Mihrabın girişle aynı eksende olmadığı, doğuya doğru kaydırılmış olduğu dikkati çekmektedir (Çakmak 2007). Kuyucak Köyü Camii:Denizli İli, Çal İlçesi, Kuyucak Köyü’nde yer almaktadır. Yapım tarihi 1952’dir.
Kare planlı yapının ahşap tavanı, dört ahşap destek ile taşınmaktadır. Harimin kuzeyinde, altı ahşap destek üzerine oturan kadınlar mahfili bulunmaktadır. Yapıda yer alan vaaz kürsüsü ve minber ahşaptandır. Mihrap yarım daire kesitli bir nişten oluşmaktadır.Camiye kuzey cephede yer alan dikdörtgen şekilli açıklıktan girilir. Girişin iki yanında dikdörtgen şekilli birer pencere vardır. Güneyde mihrabın iki yanında yuvarlak kemerli pencerelere yer verilmiştir. Son cemaat yeri iki kattan oluşmaktadır. Çarşı Camii :Denizli İli, Çal İlçesi’nde bulunmaktadır. Camii 19.yy ortalarına tarihlenir. Kareye yakın dikdörtgen planlı olan yapının kuzeyinde bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Cami taşlarla, minaresi ise tuğlalarla inşa edilmiştir. Harimin üzeri ortada büyük bir çapraz tonozla, köşelerde ise dört adet küçük çapraz tonozla örtülüdür. Minberi sahte kündekari tekniklidir. Alçı mihrabı oldukça basit bir işçiliğe sahiptir. Kitabesinden, minarenin 19. yy da yapıldığı anlaşılmaktadır. Giriş açıklığının hemen üzerinde yapının sonradan onarım geçirdiğini gösteren bir kitabe mevcuttur. Cami mermer ve moloz taşlar kullanılarak yöre mimarisine uygun olarak inşa edilmiştir. Caminin kuzey-batı köşesinde tek şerefeden oluşan minaresi bulunmaktadır. Kayı Pazarı Cami :
ve önünde sonradan ilave edilmiş kapalı bir son cemaat yerine sahip Camii, kırma ahşap çatılı olup alaturka kiremit kaplıdır. Geniş ahşap saçakları vardır. Kerpiç malzeme ile yığma tarzda inşa edilen yapının güney cephesi dışındaki cepheleri sıvalı ve boyalıdır. Güney ve batı cepheleri tamamen sağır olan yapının doğu cephesinde üç adet dikdörtgen fonlu basit pencere yer almaktadır. Yapıdaki tüm doğramalar ahşaptır. Köşede konumlanan taşınmazın bahçe duvarları üzerinde karo taşlarla kaplanmış bir çeşme yer almaktadır. Çeşmenin devamında yer alan bahçe duvarları babalara sahip iken sonraki dönemde araları örülerek bahçe duvarı yükseltilmiştir. Yapının giriş mekanının ahşap saçakları ve çatısı cami harim üst örtüsünden farklı düzenlenmiştir
. Çatı harimden ayrıdır. Bu giriş mekanı ahşap bir merdiven ile ulaşılan ve ahşap dikmelere oturan ahşap döşeme ve tavana sahiptir. Cami harimi de ahşap tavanlı olup, güney duvarında yarım daire profilli basit bir mihrabı vardır. 20.yy’ın hemen başlarında yapılmış olan yapı, konumu, boyutları ve yöresel malzeme kullanımı ve cephe düzeni ile korunması gerekli bir yapıdır. Yapının son cemaat yeri gibi düzenlenen giriş kısmı içten tamamen açılarak, cami harimine dahil edilmiştir. Kurul kararı ile cami parseli içinde bulunan tek katlı imam evi yıkılarak kaldırılmıştır. Ayrıca yakın zamanda batı beden duvarındaki belverme nedeni ile duvarı desteklemek üzere beton destek duvarı yapılmıştır. Caminin boyası yenilenerek rengi değiştirilmiştir. Giriş mekanı önüne de sac malzeme ile ilave bir bölüm yapılmıştır. Delikliçınar Yeni Camii :Denizli, Delikliçınar mahallesindedir. Yapı kare planlı harim mekanı ve kuzeyindeki son cemaat yerinden oluşmaktadır. Doğu ve batı köşelerde düzgün kesme taştan inşa edilmiş minareler, pabuç bölümüne kadar onarım amacı ile yıkılmıştır.
İnşa malzemesi düzgün kesme taş, betonarme ve demirdir. Avlusunda Klasik Osmanlı Mimari tarzına uygun şadırvanı bulunmaktadır. Yapının içinde zengin bir süsleme programı dikkati çeker. Mihrap duvarında Kütahya işi çini duvar panoları bulunmaktadır. Klasik Osmanlı Dönemi çini süsleme programına uygun olarak 20.yy’da yapılmış olan bu panoların üstünde vitray pencereler bulunmaktadır. Mihrap nişinin içi de bitkisel motiflerin ağırlıkta olduğu bir çini süsleme programına sahiptir. Mihrap duvarı ve yapının diğer duvarları üzerinde alçı süslemeler bulunmaktadır. Merkezi kubbenin iki yanında birer küçük kubbe yer almaktadır. Kuzeydeki kadınlar mahfili doğu ve batı yönlerde “U” şeklinde güney duvarına dek uzanmaktadır. Kuzey kesimde duvarların yanı sıra iri payeler taşıyıcı unsur olarak kullanılmıştır. Küçük kubbeler ile merkezi kubbe arasında yer alan karşılıklı ikişer sütun taşıyıcı sistem olarak değerlendirilmiştir. Mimber, kürsü ve
yapıdaki tüm pencere kapı çerçeveleri ayrı ayrı süsleme şeridi ile hareketlendirilmiştir. Yapının onarım amacı ile iki minaresi de pabuç bölümüne kadar yıktırılmıştır. Bursa kemerli açıklıklarla dışa açılan son cemaat yerine 10 basamaklı bir merdivenle ulaşılır. Zemin kat seviyesi altında bodrum katı vardır. Camide yapıyla ilgili olmayan, burada muhafaza edildiği anlaşılan 1329/1913 ve 1319/1903 tarihli iki kitabe bulunmaktadır. Kayıtlardan yapının 1952 yılında inşa edildiği anlaşılmaktadır. İlbadı Mezarlığı ve Camii:Denizli merkezinde, bugün şehir içinde kalmış olan ve İlbadı Mahallesi yolu ve Eski Sarayköy yolu üzerinde bulunan mezarlık geniş bir yamaç ve tepe üzerindedir.Tespit edilebilen en eski mezar Denizli’nin fethi sırasında Bizanslarla yapılan savaşta şehit düşen Mehmet Gazi’dir. Türbeninde H. 660 tarihi vardır. Ayrıca haçlılar tarafından şehit edilen Fatma Yıldız Hanımın mezarı (H. 702), İnançoğullarından yedi kişinin “ Yediler Türbesi Mezarı “ ( H. 710-511) ,
Şirvani Dede’nin Türbesi ( M. 1529) bulunmaktadır. Mezarlık kaynaklara göre 9 Temmuz 1920 günü Denizli’yi yakmak isteyen Demirci Mehmet Efe tarafından efenin yemini yerine gelmesi için yakılmıştır. Bu nedenle mezar taşları üzerinde yapılan incelemede daha eski tarihlere ait mezarlar hakkında bilgi edinilememiştir. Tespit edilebilen mezar taşları üzerindeki tarihlendirmeler türbeler dışında mezarlarda tespit edilebilen tarihler H. 973’ten günümüze kadar gelmektedir. Ziyaret yeri olarak kullanılan mezarlık koruluğu ile bir bütün arz etmektedir. Denizli maden ve motor sanayi nedeniyle oluşan kirlilik mezar taşlarını tahrip etmektedir. Denizli Eski Mezarlığı, Denizli fethinden itibaren kullanılmaya başlanılan Denizli’nin en eski ve en büyük mezarlık ve ziyaret yeridir. Denizli Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü tarafından koruması yapılmaktadır. Öküzbattı Mescidi:Merkez Günbattı Mahallesi’nde yer alan 19 yüzyıl sonunda inşa edilen yapı düz ahşap tavanla örtülü kare planlı bir yapıdır.
Tavan dıştan kırma çatı ile kaplıdır. Kısmen moloz taş kullanılmakla birlikte ağırlıklı olarak kerpiç ile inşa edilmiştir. Bitişiğinde aynı özelliklere sahip bir kahvehane binası vardır. İçten ve dıştan sıvalı ve boyalıdır. Pencereler ahşap doğramalıdır. İç mekanda ahşap bir kadınlar mahfili yer alır. Minber ahşap malzemeden yapılmıştır. Yazır Kasabası Çarşı Camii:Giriş açıklığı üzerindeki kitabesine göre “Hacı Ömer Ağa” adlı bir zat tarafından 1802-3 yılında inşa ettirilmiştir. Derinlemesine dikdörtgen olan cami, altısı bağımsız on adet ahşap destek ile mihraba dik üç sahına ayrılmıştır. Harim duvarları ve tavanında yer alan süslemeleriyle döneminin en gözde örneklerinden biridir. Duvarlarda yer alan resimlerde minyatür üslubu ağırlığını hissettirmektedir. Resimlerin panolar halinde duvar yüzeylerine çizilişlerinde gösterişten kaçınıldığı gözlenmektedir. Bu resimlerde özellikle cami, natürmort, bitki ve ağaç motiflerine yer verilmiştir. Ayrıca caminin tavanı da çıtalarla küçük karelere ayrılmış ve bu kareler, belirli aralıklarla serpiştirilmiş bitki motifleriyle süslenmiştir (Çakmak 1991). Yukarı Camii :Akköy İlçesi merkezinde bulunan camide dikdörtgen plan tipi uygulanmıştır.
Harimin kuzey tarafında iki katlı ahşap mahfili bulunmaktadır. Caminin orta bölümü gizli kubbeyle örtülmüştür. Harimin güneybatı köşesinde ahşap minberi yer almaktadır. Daha önce minber mihrabın sağ tarafında bulunduğu halde sonradan ahşap tavana atılan ahşap destek direklerine engel teşkil ettiğinden bugünkü yerine taşınmıştır. Harimin doğu, batı ve güney cephesinde, altta büyük üstte küçük ikişer pencereyle iç mekan aydınlatılmaktadır. Caminin kuzey cephesinde, sonradan kapalı hale getirilen son cemaat yeri dışa altı adet ahşap direkle açılmaktadır. Harimin kuzey duvarında sade bir mihrap nişi bulunmaktadır. Yapıya sonradan son cemaat yerinin doğu tarafına bir minare inşa edilmiştir. Caminin duvarları; temeli taş, üzeri kerpiç malzeme kullanılarak yapılmış olup, üzeri sıvalıdır. Çatısı kırma çatı olup, Marsilya tipi kiremitle kaplanmıştır. Cami harimin güney, doğu ve batı duvarlarındaki kalem işi süslemeler iki pano halinde iç cepheyi dolanmaktadır. Bunun üzerinde çatıya geçiş bölümü yer almaktadır. Burada bir sıra çiçek demeti motifi, bant halinde bütün cepheyi çevrelemektedir. Harimin duvarlarını süsleyen panolar ve kubbe içi harimin kuzey cephesindeki mahfil altındaki duvarlar, tamamen bitkisel motifler ve bunun yanında cami, terazi ve kandil tasvirleri ile bezenmiştir.
Yapının mihrabı harimin güney cephesinde, iç içe iki kemerle derinleştirilen niş halindedir. Mihrabın iki tarafı sütuncelerle sınırlandırılmış olup, içi çiçek ve kandil motifi ile süslenmiştir. Harimin tavanında, minberinde, kapısında, mahfilinde zengin oyma ahşap işçiliğini görmek mümkündür. Bunun dışında harimin güney, doğu ve batı tarafında devam adan içi yazılı madalyonlar bulunmaktadır. Güney duvarındaki pano içindeki madalyonlarda, soldan sağa Allah, Muhammed, Ebubekir; doğu duvarındaki madalyonlarda Ömer, Osman, Ali; batı duvarındaki süsleme panolarının içindeki madalyonlarda ise Hasan, Hüseyin, Bilali Habeş-i’nin adları okunmaktadır.Kubbe içindeki Osmanlıca yazıda ise beşinci ayın on dördü, 1327, Cemaüzevvel Mayıs 1 okunmaktadır. Bu tarih yapının inşa tarihi mi yoksa onarım tarihi mi bilinmemektedir. Camideki süsleme ve mimari özelliklerinden dolayı batılılaşma sürecinde (18.-19. yy.) inşa edilen camilerdendir. Belenardıç
Köyü Camii:Akköy ilçesine 20 km. mesafede bulunan Belenardıç köyü cami, kareye yakın dikdörtgen planlı bir yapıdır.Ahşap destekli ve ahşap tavanlıdır. Kitabesine göre Halil Ağa tarafından 1884 yılında inşa ettirilmiştir. Harimin kuzeyinde son cemaat yeri ve bu cephenin batı ucunu kapatan bir minaresi mevcuttur. İnşa malzemesi moloztaştır. Duvarları sıvalıdır. Yapının üzeri toprak dam şeklinde inşa edilmişken yakın bir tarihte toprak tabakası alınarak kırma çatı ve kiremitle örtülmüştür.Harime yuvarlak kemerli dikdörtgen formlu bir kapıdan girilmektedir. Son cemaat yerinin tüm duvarları kalem işi süslemelerle bezenmiştir. Harimin tavanı, üçü serbest diğerleri duvara bitişik ondört ahşap destekle taşınmaktadır. Duvarlara bitişik destekler kare kesitli, serbest destekler sekizgen kesitlidir. Onarım görmüş olan batı duvarı haricinde son cemaat yeri ve harimin bütün duvarları, zikzak motiften oluşan yatay bir şeritle bölünerek, dikdörtgen panolar elde edilmiştir. Panolar yeşil, kahverengi, siyah, mavi renkte muhtelif kalem işi süslemelerle doldurulmuştur. (Çakmak 1994). Boğaziçi Kasabası Eski Camii:Baklan İlçesi’ne bağlı Boğaziçi Kasabası’nda
bulunan cami, dikine dikdörtgen planlı ve üç sahınlıdır. Hicri 1181’de yapılmıştır. Duvarları temel seviyesine kadar taş, üzeri kerpiç örgülüdür. Dikdörtgen planlı harim, ahşap desteklerle üç sahına ayrılmıştır. Destekler birbirine Bursa kemeriyle bağlanmıştır. Yan duvarlar içten ve dıştan kare şeklindeki ahşap direkler ile desteklenmiştir. Mihrap, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli bir niş şeklindedir. Ahşap minberi ve vaaz kürsüsü süslemesizdir.Tavan ve ahşap destekler, zengin kalem işi süslemelere sahiptir. Harim duvarları, bitkisel ve geometrik süslemeler ve mimari tasvirlerden oluşan duvar resimleriyle bezelidir. Camiinin üzeri düz toprak dam iken toprağı alınarak dört yöne eğimli çatı ile kaplanmıştır (Çakmak 1995). Dörteylül Mahallesi Camii :Denizli, Buldan İlçesi, Dört eylül Mahallesindedir. 1956 tarihinde inşa edilen cami, enine dikdörtgen planlı bir harime sahiptir. Taş malzeme ile yığma teknikle inşa edilmiştir. Çatısı kırma çatıyla örtülü olup alaturka kiremit ile kaplıdır. Minaresi caminin güneybatı köşesinde yer almaktadır.
Tuğla örgülü minare tek şerefelidir. Sadece harim kısmından meydana gelen caminin tavanı ahşap tahtalarla kaplanmış, mihrap ise sade bir nişten oluşmuştur. Arazi kullanımı açısından parsele uyumu, yöresel ve geleneksel yapım tarzının son örneklerinden olması, mahalle mescidi tipinin örneği olarak belirginleşmesi, bindirme saçak ve köşe girişi gibi özellikleri ile önemli bir yapıdır. Bugünkü sahibi ve bakımından sorumlu olan kuruluş Vakıflar Genel Müdürlüğü’dür. Çarşı Camii :Buldan İlçesi, Çarşı Caddesi’nde bulunmaktadır. Cami 17. yy’da inşa edilmiştir. Taş malzeme ile inşa edilen yapı, düz ahşap tavanla örtülü ve kırma çatı ile kaplıdır. Yapı, hemen yanında yer alan tescilli han ile birlikte Buldan eski çarşı dokusu hakkında önemli bir belge niteliği taşımaktadır. Kocaköy (Şalvan)Camii:Özgün adı Şalvan (Şeyh Elvan) olan Kocaköy'deki Cami, doğu-batı yönde eğimli bir arazi üzerinde, moloz taş duvarlarla çevrili bir avlu içerisindedir. Caminin yaklaşık
30 m. güneybatısında, kitabesinden 1194-1780 tarihinde inşa edildiği anlaşılan sivri kemerli bir çeşme bulunmaktadır. Avluya, kuzeybatı köşedeki, yuvarlak kemerle örtülü bir açıklıktan girilmektedir. Yapı, uzunlamasına dikdörtgen planlı bir harim, harimin kuzeyindeki son cemaat yeri ve kuzeydoğu köşesindeki minareden oluşmaktadır. İnşa malzemesi moloz taştır. Duvarlar sıvalı ve beyaz badanalıdır. Doğu ve güney cephelerinde altta ve üstte ikişer pencere, batı cephesinde ise altta dört, üstte üç pencere vardır. Pencerelerin tümü dikdörtgen şekillidir. Yapının üzeri toprak damlı iken, 1960 yılında kırma çatı ve kiremitle kaplanmıştır (Çakmak 2007). Harimin kuzeydoğu köşesinde yer alan minare, girişinin üst kesimindeki kitabeye göre 1961 yılında yapılmıştır. Kare kesitli bir kürsü üzerinde yükselen silindirik bir gövdeye sahip olan minarenin kürsü ve pabuç kısımları kesme taşlarla, gövde ve yukarısı tuğlalarla inşa edilmiştir. Minareye, batıdaki basık kemerli bir açıklıktan girilmektedir (Çakmak 2007). Son cemaat yeri, düz ahşap tavanla örtülüdür. Tavan, kuzeyde iki devşirme sütun üzerine yerleştirilmiş birer ahşap destekle taşınmaktadır. Destekler birbirlerine dilimli ahşap kemerlerle bağlanmıştır. Son cemaat yeri, 1990 yılında dilimli kemerlerle dışarı açık durumda iken, 2006 yılında kemer araları perde duvarlarla kapatılmıştır. Yine 1990 yılında, son cemaat yerinin
basit ahşap süslemeler içeren tavanı, bugün düz tavan tahtalarıyla değiştirilmiş durumdadır (Çakmak 2007).Harimin kuzey duvarının doğu ve han kesimlerinde, mukarnaslı kavsara ile örtülü, yarım daire kesitli iki dış mihrap vardır. Duvarın ortasında harime girişi sağlayan açıklık yer alır. Basık kemerli giriş açıklığının üst kesiminde, duvardan hafif çıkıntılı, yukarıya doğru kademeleşerek yükselen zikzaklı profile sahip, bir üçgen alınlık görülmektedir. Alınlığın üzerinde üç satırdan oluşan inşa kitabesi bulunmaktadır. Giriş açıklığı, basit geometrik motiflerle süslü ahşap kapı kanatlarına sahiptir (Çakmak 2007). Harim, iki sıra halinde dörderden sekiz ahşap destekle kıble duvarına dik uzanan üç sahına ayrılmıştır Desteklerden ikisi kuzey duvarına bitişik, altısı bağımsızdır. Duvara bitişik destekler kare kesitli, bağımsız destekler silindir kesitlidir. Bağımsız destekler birer devşirme altlık üzerine oturmaktadır. Destekler birbirlerine dilimli ahşap kemerler1e bağlanmıştır. Harim, düz ahşap tavanla örtülüdür. Tavanın orta sahın üzerine denk gelen kesimi bir tekne tavan şeklinde düzenlenerek, yanlara oranla yükseltilmiştir. Tavanın tüm yüzeyi ahşap ve kalem işi süslemelerle bezenmiştir. Harim duvarları sıvalı ve beyaz badanalıdır.
Doğu duvarının kuzeyinde dikdörtgen şekilli bir dolap nişi vardır. Aynı duvarın güney ucunda, yarım daire kesitli bir başka niş ve önünde ahşaptan yapılmış basit bir vaaz kürsüsü yer almaktadır (Çakmak 2007). Harimin kuzeyinde ahşap bir kadınlar mahfili vardır. Mahfile, kuzey duvarının doğusundaki ahşap merdivenle çıkılmaktadır. Mahfilin ortasında, harime doğru taşıntı yapan bir balkoncuk bulunmaktadır. Ahşap minber herhangi bir özelliğe sahip değildir. Mihrap, yakın bir tarihte yenilenmiş, mukarnaslı kavsara ve kavsara köşeliklerindeki kabaralar dışında kalan yüzeyler fayansla kaplanmıştır. Kabara ve mukarnaslar alçıdandır. Mihrabın girişle aynı eksende olmadığı, doğuya doğru kaydırılmış olduğu dikkati çekmektedir (Çakmak 2007). Kuyucak Köyü Camii:Denizli İli, Çal İlçesi, Kuyucak Köyü’nde yer almaktadır. Yapım tarihi 1952’dir.
Kare planlı yapının ahşap tavanı, dört ahşap destek ile taşınmaktadır. Harimin kuzeyinde, altı ahşap destek üzerine oturan kadınlar mahfili bulunmaktadır. Yapıda yer alan vaaz kürsüsü ve minber ahşaptandır. Mihrap yarım daire kesitli bir nişten oluşmaktadır.Camiye kuzey cephede yer alan dikdörtgen şekilli açıklıktan girilir. Girişin iki yanında dikdörtgen şekilli birer pencere vardır. Güneyde mihrabın iki yanında yuvarlak kemerli pencerelere yer verilmiştir. Son cemaat yeri iki kattan oluşmaktadır. Çarşı Camii :Denizli İli, Çal İlçesi’nde bulunmaktadır. Camii 19.yy ortalarına tarihlenir. Kareye yakın dikdörtgen planlı olan yapının kuzeyinde bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Cami taşlarla, minaresi ise tuğlalarla inşa edilmiştir. Harimin üzeri ortada büyük bir çapraz tonozla, köşelerde ise dört adet küçük çapraz tonozla örtülüdür. Minberi sahte kündekari tekniklidir. Alçı mihrabı oldukça basit bir işçiliğe sahiptir. Kitabesinden, minarenin 19. yy da yapıldığı anlaşılmaktadır. Giriş açıklığının hemen üzerinde yapının sonradan onarım geçirdiğini gösteren bir kitabe mevcuttur. Cami mermer ve moloz taşlar kullanılarak yöre mimarisine uygun olarak inşa edilmiştir. Caminin kuzey-batı köşesinde tek şerefeden oluşan minaresi bulunmaktadır. Kayı Pazarı Cami :
Emirhisar Dedeköy Camii:Denizli İli, Çivril İlçesi, Emirhisar Kasabası, Balçıkhisar Mahallesi, Dedeköy Mevkii’de bulunan Dedeköy Camii’nin plan ve malzeme özelliklerinden XV. ya da XVI.yüzyılda yapılmış olabileceği anlaşılmaktadır. Cami, 14 x 14 m ölçülerinde ve kare planlıdır. Kare gövdeden kubbeye geçiş tromplarla sağlanmıştır. Malzeme olarak kubbe, kemer, tromp gibi elemanlarında tuğla; duvarlarında ise devşirme taşlar kullanılmıştır.Caminin pencereleri iki sıra halindedir. Alt sıradakiler dikdörtgen şeklinde olup, yanlarda üç, girişte iki adettir. Üst sırada ise her duvarda sivri kemerli birer penceresi vardır. Fakat kapı üzerine rastlayan pencere dolap olarak değerlendirilmiştir. Kubbe kasnağında ise sekiz adet pencere bulunmaktadır.
Mihrabı beş kenarlı bir niş şeklinde ve beş sıra mukarnas kavsaralıdır. Mihrap bir sıra kaval silme ile süslenmiştir. Üzeri ise bir sıra palmet dizisiyle taçlandırılmıştır. Ahşap olduğu zannedilen minberinin sadece yerine ait izi kalmıştır. Caminin, süsleme bakımından pek özelliği bulunmamaktadır. Sadece tromp kemerlerinde ve kubbenin
bazı bölümlerinde palmet dizisi izleri görülmektedir. Sivri kemerli pencere alınlıklarında ise şimdiki haliyle bir süsleme izi yoktur. Minare, caminin kuzeydoğu köşesinde yer almaktadır. Minarenin kaide yüksekliği, caminin duvar yüksekliği ile aynı seviyededir. Kare kaideden silindirik tuğla gövdeye geçiş piramidal pabuç ile sağlanmıştır. Minarenin girişi cami içinde, kuzeydoğu köşededir. Külahı yıkılmıştır. Caminin kuzey duvarına 5 m kadar mesafede, kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülü bir türbe yer alır. Duvarları camide olduğu gibi devşirme taş ile inşa edilmiştir. İçinde kime ait olduğu bilinmeyen dört adet mezar bulunmaktadır. Cami ve türbeye yaklaşık 30 m mesafede bulunan 3x3 m ölçülerindeki mekanın bir hamama ait olduğu anlaşılamaktadır. Cami ve türbenin bulunduğu parselin bitişiğinde bir Hazire bulunmaktadır (Çakmak 1991). Bayat Köyü Camii:Denizli İli, Çivril İlçesi, Bayat Köyü, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kuzey-güney doğrultusunda kare planlı ve tek mekanlıdır. Kuzeyde dikdörtgen şeklinde bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Minaresi yoktur. İbadet mekanı iki ahşap kolonla üç salon oluşturulmuştur. Tavanda diklemesine atlan büyük ahşap kirişler sayesinde tüm tavan hasırla kaplanmıştır. Son cemaat yerinde de aynı hasır örgü kullanılmıştır.
Son cemaat yerini ise dört ahşap kolon taşımaktadır. Ancak iki kenardaki ahşap kolonların işlevi yoktur. Bunlar beden duvarlarına hemen hemen birleştirilmiş durumdadır. Camide güney duvarda yarım daire şekilli mihrap nişi vardır. Bunun her iki yanında iki küçük pencere, doğu duvarda iki, kuzey duvarda da bir küçük pencere olmak üzere toplam beş pencere açıklığı yer almaktadır. Ancak camide aydınlık bir mekan yaratılmamıştır. Güneybatı duvarda ahşaptan bir minber, güneydoğu duvarda ise ahşap bir vaiz kürsüsü yer almaktadır. Caminin tabanı toprak olup, fazla düzgün olmayan bir zemin oluşturulmuştur. Son cemaat yerinde giriş kapısının batısında yarım daire şeklinde bir mihrabiye vardır. Caminin beden duvarları son derece kalın tutulmuş olup, yığma kerpiç şeklinde yapılmıştır. Üzeri kireç harcı ile sıvanmıştır. Toprak dam olan çatısı kırma çatı olarak 1963 yılında yapılmış ve üzeri Marsilya Tipi kiremitle örtülmüştür. Caminin içindeki mihrap duvarları da dahil olmak üzere bütün duvarlar ve ahşap kirişlerin üzerleri renkli boya ile yapılan bezemelerle süslüdür. Bu bezemeler arasında Mekke tasvirleri, vazodan çıkan stilize çiçek motifleri ve eski yazı ile oluşturulan madalyonlar yer almaktadır. Tavandaki kirişlerden birinin üzerinde H.1289 yılı yazılıdır. Savran Köyü Camii:Çivril İlçesi’ne 5 km uzaklıktadır. Hicri 1298, Miladi 1882 tarihinde yapılmıştır.
Caminin giriş kapısı üzerinde bulunan kitabesi üzerinde Ömer Ağa adında bir zat tarafından yaptırıldığı ve kitabe de “ Didi tarih bir müferrah mabet oldu çehriya” yazısı bulunmaktadır. Uzunlamasına dikdörtgen planlıdır. Orta da üçerden altı ahşap sütunun taşıdığı kemerler cami mekanının mihrap duvarını dikey olarak üç sahına ayırmaktadır. Duvarlar pencere alt seviyesine kadar içten moloz taş ve tuğla, dışta ise muntazam blok taşlardan örgülüdür. Blok taşların büyük bir kısmı devşirme görünümündedir. Bu kesimden yukarısı ise kerpiç örgülüdür. Cami mekanının aydınlatan pencereler iki sıra halinde, yan duvarlarda altta üçer pencere, mihrap duvarında ise iki pencere olarak görülür. Üst sırada ise kuzey duvarı dışında üçer pencere bulunmaktadır. Üst sıra pencereler sivri kemerli, alçı şebekeli ve vitraylıdır. Giriş kapısı yuvarlak kemerli, dikdörtgen şeklinde kademeli ahşap silmelerle tezyin edilmiştir. Kapı kemeri üzerinde bir kartuş içinde caminin kitabesi yer almıştır. Kartuşun üzerinde sivri kemer içinde devşirme olduğu anlaşılan dikdörtgen şeklinde geometrik
ve stilize kabartmalı taş pano yer almaktadır. Ahşap kapı kanatları dikdörtgen ve kare şeklinde ayna panolarla süslenmiştir. Caminin son cemaat yerinin yanları kapalıdır. Son cemaat yerinin çatısı cami mekanının çatısının uzantısı şeklinde olup, daha şık kirişlerle kapatılmıştır. Devşirme postament ve sütun kaideleri üzerine dört adet ahşap sütun tavanı desteklemektedir. Sütunların taşıdığı tavan bağdadi kemerlerle çatıya birleşimi sağlamaktadır. Caminin ahşap olduğu söylenen minaresi yoktur. Mahfile son cemaat yerinde ki girişin sağında yer alan merdivenli geçit ile geçilmektedir. Ahşap mahfil ortada iki sütun ile desteklenmektedir. Mahfilin ortasında ileriye doğru çıkıntı yapan müezzin yeri belirtilmiştir. Yuvarlak nişli mihrabı badem şeklinde mukarnaslıdır. Köşe boşluklarında sağ ve solda iki rozet ve bunları çevreleyen birer dal motifi vardır. Mihrap içerisinde sağa sola yatık dal motifleri yer almaktadır. Ahşap minberi kündekari tekniği ile yapılmıştır. Birbirine geçmeli dikdörtgen ve kare şeklinde panoların üzerine stilize bitki motifleri ve kabare süslemesi bulunmaktadır.
Vaaz kürsüsü kuzeydoğu köşede çeyrek koni şeklinde duvara bağlanmıştır.Çatı şık ahşap kirişler üzerine kamışlar döşenerek üzeri toprak ile örtülmüştür. Kirişlerin alt yüzleri muntazam tahtalar ile kapatılmış, üzeri ince çıtalarla eşkenar dörtgen şeklinde süslenmiştir. Dışta ise çatı saçaklarını, üst sıra pencerelerin alt seviyesinden başlayan yay şeklinde ahşap payandalar desteklenmektedir. Orta sahın tavanı kare bordür içine radyal göbek ve bunun içi altıgen rozet ile süslenmiştir. Caminin zemini dikdörtgen şeklinde 30x15 cm ebatlarındaki tuğlalarla döşenmiştir. Caminin gösterişsiz ve çok sade dış yapısına karşılık, son cemaat yeri ve içeri insanı hayrete düşürecek şekilde süslenmiştir. Duvarlar, ortadakiler geniş, yandakiler biraz dar sathi sivri kemerlerle belirtilmiş ve kemerlerin içleri değişik kompozisyonlarla süslenmiştir. Bu süslemeler arasında stilize çiçek ve dallar, mihrabın doğusunda kandilli minareleriyle bir cami, sol tarafta ise dört ayaklı masa üzerinde kesilmiş bir karpuz ve hançer şeklinde üç bıçak görülmektedir.
Duvarlardaki kemerlerin köşe boşluklarında dairevi panolarda halife, sahabi adları ile istifli yazılar vardır. Bu panoların etrafları, kökleri kemer üçgeninin alt köşesinden başlayan bahar dallarıyla çevrilmiştir. Süslemelerde zamanın etkisi ve bakımsızlık dolayısıyla yer yer dökülmeler mevcuttur. Süslemelerin renkleri; yeşil ve tonları, mavi ve tonları, koyu ve açık kahverengi, kırmızı ve siyahtır. camide restorasyon çalışmaşları devam etmektedir. Hacı Hüseyin Camii, Minaresi ve çeşmesi:Güney İlçesi’nde bulunan cami, düz ahşap tavanla örtülü kare planlı bir yapıdır. 1867 yılında inşa edilen yapının minaresi dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdelidir. Tuğla örgülü olan minare gövdesi, zikzaklarla süslenmiştir Tek şerefeli olan minarede, silindirik gövdeden şerefeye dışa taşkın silindirik silme-bilezikle geçilmiş olup, şerefenin altında dışa taşkın üçgen süslemeleri vardır. Son cemaat yerinin kapı ve pencereleri, plastik doğramadır. Caminin dış kapısı demir doğrama olup, demir korkulukları mevcuttur. Yapının son cemaat yerinde beton sütunlarla taşınan sivri kemerli bir giriş ve kemer aralarında baklava dilimli süslemeler vardır. Yuvarlak kemerli olan ve kitabesi bulunan çeşmesi ise 1188 tarihlidir. Sait Ağa Camii :Enine dikdörtgen planlı camilerden olan yapı, düz ahşap tavanlıdır.
Kiremit örtülü ve iki katlıdır. Harimi kuzey, doğu ve batı yönünde çevreleyen, ahşap direkler üzerine oturan ahşaptan bir kadınlar mahfili vardır. Mahfili taşıyan ahşap direkler ile kıble yönüne doğru gelişen nefler oluşturulmuştur. Yarım daire kesitli mihrabının yanları, sütun ve sütun başlıklarıyla hareketlendirilmiştir. Son cemaat yeri, sonradan yapılan plastik doğrama kapıyla harimden ayrılmıştır. Yine son cemaat yerindeki duvarlarda sonradan yapılan, bitkisel motifli alçı süslemeler vardır. Yapının ön cephesine bitişik denecek kadar yakın yapılan minaresi; sonradan boyanmış olup, dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdelidir. Tuğla örgülü olan minare tek şerefelidir ve şerefesinde mukarnaslı süslemeler vardır. Ayrıca yapının hemen önünde tek katlı, düz çatılı, kiremit örtülü ve ön cephesi fayans kaplı tuvaletleri ve abdest alma birimleri bulunan müştemilatı yer alır. Çarşı Camii ve Minaresi :Derinlemesine, tek bölümlü ve üzeri düz tavanla örtülü camilerden olan yapı, kırma çatılı ve kiremitle kaplıdır. Yapının ahşap tavanında sekizgen formlu ve içerisinde baklava dilimleri bulunan süslemeleri vardır. Yarım daire kesitli bir nişi bulunan mihrabın, silmeli payelere sahip çerçevesi vardır. Mihrabın batısında, ahşaptan bir minber yer alır. Harimin kuzeyinde, ahşap direkler üzerine oturan bir kadınlar mahfili mevcuttur. Yapının pencereleri dikdörtgen formlu ve ahşap doğramadır.
Üst kattaki pencereler daha küçük boyutludur. Ayrıca altta yer alan pencerelerin ferforje korkulukları vardır. Harime girişi sağlayan kapı, ay-yıldız süslemeli demir doğramadır. Harime açılan kapının üzerinde yer alan 1935 tarihli ve Türkçe yazılı kitabe yapının inşa tarihi olmalıdır. Yapının hemen önünde çokgen prizmal kaideli ve silindirik gövdeli, tek şerefeli bir minare vardır. Kaidesinde yuvarlak kemerli nişleri mevcuttur. Güney Mesten Camii ve Minaresi:Kare planlı, üzeri düz ahşap tavanla örtülü olan yapı, kırma çatılı ve kiremit kaplıdır. Son cemaat yeri demir doğrama kapı ve pencerelerle kapatılmıştır. Yarım daire kesitli bir nişe sahip olan mihrabı fayanslarla kaplanmıştır. Mihrabın batısında ahşaptan, süslemesiz bir minber yer alır. Harimin kuzeyinde ahşap direkler üzerine oturan bir kadınlar mahfili mevcuttur. Yapının pencereleri kare formlu ve demir doğramalıdır. Son cemaat yerinde asılan tabeladan, yapının 1956 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca kıble duvarında kare formlu ve küçük ebatlı demir doğramalı pencereler vardır. Yapının hemen önünde yer alan bahçe içinde, çokgen prizmal kaideli, silindirik gövdeli ve tek şerefeli minare vardır. Güney Dere Camii:Kare planlı yapı, düz ahşap tavanla örtülü ve kırma çatı ile kaplıdır. Son cemaat yeri bulunmayan yapının ahşap direkle desteklenmiş geniş saçaklı giriş bölümü vardır. Sadece kapısı ahşap doğrama olan yapının dikdörtgen formlu pencereleri sonradan plastik doğrama ile değiştirilmiştir. Ayrıca yapıya bitişik olarak inşa edilmiş, kiremit örtülü ve demir doğrama pencereleri ile kapısı bulunan müştemilatı vardır. Çokgen prizmal kaideli, silindirik gövdeli ve tek şerefeli bir minaresi vardır. Minarenin gövdesi baklava dilimi şeklinde süslenmiştir. Şerefe altı mukarnaslarla dolgulandırılmıştır. Sonradan yenilenmiş olan caminin 1227 tarihli (1802) kitabesi vardır. Güney Çolacık Camii:Enine dikdörtgen planlı, düz ahşap tavanla örtülü, kırma çatılı ve üzeri kiremit kaplı bir yapıdır. Bahçesinde kiremit örtülü ve ahşap doğrama kapı ve pencereleri olan müştemilatı vardır. Yapının ahşap tavanında, sekizgen tavan göbekleri içerisinde yer alan
stilize bitkisel süslemeler bulunmaktadır. Dikdörtgene yakın planlı mihrabı ve süslemesiz ahşap minberi mevcuttur. Kıble yönünde bulunan kare formlu pencerelerden üst katta bulunanlar küçük boyutlu, alt kattakiler büyük boyutludur ve yuvarlak kemerli alınlıklıdırlar. Kapısı sonradan plastik doğramayla değiştirilmiştir. Son cemaat yeri ahşap direkler üzerine oturan yuvarlak kemerlerle sonlandırılmıştır. Dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdeli minaresi tuğla örgülü olup, çift şerefelidir. Cami 1958 yılında yapılmıştır. Sultan Murat Camii:Denizli’nin 20 km doğusundaki Honaz ilçesindedir. Bugünkü yerleşim merkezinin dışında olan yapı oldukça harap durumdadır. XV. yüzyılda Osmanlı Sultanı II Murat tarafından inşa ettirildiği kabul edilmektedir. Duvarlarının büyük bölümü ve örtüsü yıkılmıştır. Güney-kuzey doğrultuda eğimli bir arazi üzerinde yer alan cami, bugünkü şekliyle kare planlı bir harimden ibarettir. Harimin kuzey-batı köşesindeki tromp ve kubbe yuvarlağından bugüne ulaşabilen bölüm, üst örtünün kubbe olduğunu göstermektedir. İnşa malzemesi olarak duvarlarda kabayonu taş, moloz taş ve tuğla, tromplarda tuğla, kasnakta ve kubbede ise dönüşümlü olarak yerleştirilmiş kabayonu taş ve tuğla kullanılmıştır. Harim bugün moloz yığınlarıyla doludur.
Özellikle kuzey-batı köşedeki duvarlarda kalan izlerden duvarların sıvalı ve beyaz badana olduğu anlşılmaktadır. Güney duvarının ortasında yer alan mihrap kabayonu taşla inşa edilmiştir. Beşgen kesitli mihrap nişi sivri kemer şekilli bir kavsara ile örtülüdür. Cevherpaşa Camii:Denizli-Muğla karayolu güzergahındaki Tabae Ören Yeri içinde bulunan Cevher Paşa Camii, dikdörtgen planlı bir yapıdır. Kuzeyinde son cemaat yeri, kuzeybatı köşesinde minaresi yer almaktadır. Harimin doğu ve batı duvarında dörder, güney ve kuzey duvarlarında ikişer pencere vardır. Dikdörtgen formlu pencerelerin kesme taştan söve ve atkı taşları ile sivri kemerli alınlıkları bulunmaktadır. Son cemaat yerinin kuzey batısına bitişik minarenin kürsü kısmı yüksek tutularak caminin çatı seviyesine getirilmiştir. Kesme taşla kaplı minarenin birinci şerefesinin üzerindeki petek kısmından yukarısı eski yıllarda yıkılmış olduğundan üzeri metal külahla örtülerek bodur bir minare görünümü kazandırılmıştır. Caminin harimi dörder adet ahşap iki sütun sırasıyla üç sahına ayrılmıştır. Sütunlar, ahşap kompozit başlıklara sahiptir. Harimin kuzey bölümünde altı adet ahşap sütunun taşıdığı kadınlar mahfili yer alır.
Bu sütunlar da harimin diğer sütunları gibi dekore edilmiştir. Mihrap yarım daire kesitli bir niş ve çeyrek küre şekilli bir kavsaradan oluşmaktadır. Niş içinde bir perde motifi ve ortada mizan terazisi motifi yer almaktadır. Mihrabın üzerinde bitkisel motifli üçgen bir tepelik oluşturulmuştur. Harim duvarları, boya ile meydana getirilmiş kare ve daire şekilli panolarla süslenmiştir. Panoların içleri, bitkisel geometrik desenler ve yazılarla doldurulmuştur. Son cemaat yerinde altı adet ahşap sütun yer alır. Sonradan dışa karşı kapatılmıştır. Son cemaat yerinin iki tarafından ahşap merdivenle mahfile geçiş sağlanır. Son cemaat yerinden harime yuvarlak kemerli bir giriş kapısından geçilir. Kapının üzerindeki yazı bandında Hicri 1235 tarihi okunmaktadır. Yapının üzeri kırma çatıyla örtülü olup Marsilya kremidi ile kaplanmıştır. Orijinal örtüsü düz dam örtü olmasına rağmen daha sonraki yıllarda kırma çatı yapılarak yapının korunması sağlanmıştır. Osmanlı döneminde 19 yy. batılılaşma sürecinde yapılan ahşap destekli kalem işi süslemeli camilerden olan Cevher Paşa Camii, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce 2006 yılında restore edilerek tekrar kullanıma açılmıştır. Aydoğdu Köyü Camii :
Tavas İlçesi, Aydoğdu Köyü’nde bulunan cami; ahşap hatıllı, moloz taş örgü ile örülmüştür. Kare planlı, altı ahşap direkle dışa açılan son cemaat yeri mevcuttur. Cami içte de altı ahşap direkle sahınlara ayrılmıştır. Caminin iç duvarları ve son cemaat yeri duvarları stilize bitki, cami, perde motifleri ve madalyonlar içinde eski yazılarla süslenmiştir. Caminin kapısı yalancı kündekari tekniği ile yapılmış, oldukça sağlam olarak günümüze gelebilmiştir. Kapının üzerinde bulunan, kitabesi olması muhtemel yazı sıvanmış, ancak okunabilen kısmında; “ Sahibil hayratı Abaslı Süleyman oğlu. ” yazmaktadır. Zamanla cami, üst katta kadınlar mahfilinin hizasından ahşap hatıllarla ikiye bölünmüş ve üst kısım kullanılmamaya başlamıştır. Duvar süslemeleri ve planı açısından önemli olan cami, bir yangın geçirmiştir. Avdan Köyü Eski Camii:Tavas İlçesi, Avdan Köyü’nde bulunan Avdan Eski Camii, kare planlı, ahşap destekli-ahşap tavanlı, alaturka kiremitli bir camidir. Caminin yanındaki hazirede, cami girişinin sağında merdivenle inilen bir türbe bulunmaktadır. Kubbe ile örtülü türbede bir sanduka vardır. . Kubbenin ortasında bir sarık motifi yer alır. Cami ve türbenin dış duvarlarında bol miktarda devşirme malzeme kullanılmıştır.
Ayrıca bahçedeki hazirede eski mezar taşları yer almaktadır. Cami ve türbe ile yeni yapılan cami aynı bahçe içindedir. Eski cami şu anda kullanılmamaktadır. Türbe halen ziyarete açıktır. Solmaz Kasabası Çarşı Camii ve Haziresi:Tavas İlçesi, Solmaz Kasabası’nda bulunan cami; kare planlı, düz ahşap tavanla örtülü kırma çatı ile kaplı bir yapıdır. Minaresi tuğladandır. Mihrabı ve işlemeli tavan göbeği ile döneminin özelliklerini yansıtan bir camidir. Harimde ahşap ayakların taşıdığı kemerler üzerinde kadınlar mahfili yer almaktadır. Pencereleri dikdörtgen formludur. Zaman içinde bazıları alüminyum doğrama ile değiştirilmiştir. Bahçesinde yer alan hazirede 1242 ve 1244 tarihli iki eski mezar bulunmaktadır. Ayrıca cami bahçesinde yer yer devşirme taşlar görülmüştür. Dedeli Camii:Tavas İlçesi, Orta Mahalle’de bulunan cami, kare planlı ve tek katlı bir yapıdır. İçerisinde ahşap sütunlarla taşınan kadınlar mahfili vardır. Sütunlar arası geçiş bağdadi kemerlerle sağlanmıştır. Harimin tavanında kalem işi süslemelere sahip bir göbek bulunmaktadır. Alçıdan, süslemeli bir mihrabı vardır. Harim duvarları kalem işi süslemelidir.
Yapı günümüze çeşitli onarımlar geçirerek ulaşmıştır. Kızılcabölük Dere Camii : Kızılcabölük Kasabası, Yukarı Mahalle, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kare planlı, düz ahşap tavanla örtülü, kiremit kaplı bir yapıdır. Güney, kuzey ve doğu cephelerinde iki sıra halinde, batıda ise tek sıra olarak yerleştirilmiş, dikdörtgen şekilli, ahşap doğramalı pencerelerle aydınlanmaktadır. Yapının çatısı dışa taşarak geniş saçaklar oluşturmuştur. Bu saçaklar ahşap kaplamadır. Son cemaat yeri sonradan örülerek kapatılmıştır. Bahçe içindeki yapının kuzey cephesi avluya bakmaktadır. Diğer cephelerden yol geçmektedir. Bahçe içinde tek katlı geleneksel nitelikte inşa edilmiş bir yapı mevcuttur. Harime son cemaat içindeki ahşap iki kanatlı kapıdan girilmektedir. Ahşap kapı kanatları, içleri işli dikdörtgen panolardan oluşmuştur. Ahşap kadınlar mahfili ahşap ayaklar ile taşınmaktadır. Ayaklar birbirine kemerler ile bağlanmaktadır. Yığma tarzda inşa edilen yapı, içten ve dıştan sıvalıdır. Kuzey cephede alt sıradaki pencereler içten basık kemerlidir. Yeni inşa edilmiş olan minare taştandır ve camiye göre oldukça yüksektir. Silindirik gövdeli minarenin şerefe altı süslüdür.
Konik bir külahla örtülüdür. Sofular Köyü Camii:Tavas İlçesi, Sofular Köyü Camii tek mekanlı ahşap tavanlı bir yapıdır. Altı sütunla taşınan bir son cemaat yeri mevcuttur. Ahşap tavanda ortada aynalı ve iç içe geçme yıldız motifi oluşturulmuştur. Duvarlarda eski yazı rozetler, mihrapta ise perde motifi yer almaktadır. Malzeme olarak kerpiç ve taş örgü kullanılarak üzeri sıvanmıştır. Çarşı Camii:Tavas İlçesi, Orta Mahalle, Basmacılar Sokak’ta bulunan caminin güney ve batı cepheleri sokağa, doğu ve kuzey cepheleri avluya açılır. Kuzey cephe ortasındaki yarım daire kesitli muhrabiyenin iki yanında yer alan iki dikdörtgen kapıdan camiye girilir. Kareye yakın dikdörtgen planlı iç mekan, göbekli ahşap bir tavan ile örtülüdür. Cephelere iki sıra halinde açılan pencerelerden alt sıradakiler yuvarlak kemerli, üst sıradakiler dikdörtgen şekillidir. Kuzeyde sepet kulplu kemerlerle birbirine bağlanan dokuz ahşap sütunun taşıdığı kadınlar mahfili yer alır. Güney duvarı ortasında yer alan yarım daire nişli mihrabın tepeliğine bitkisel kabartma motifler işlenmiştir. Kuzeybatı köşede yer alan kare kaideli, silindirik gövdeli taş minarenin kapısı üzerinde 1277 H. (1860 M.) tarihli üç satırlık taş kitabe bulunur.
Ovacık Köyü Çarşı Camii :Denizli İli, Tavas İlçesi, Ovacık Köyü’nde yer alan cami, dikdörtgen planlı, kırma çatılı olup, duvarları moloz taş çamur harcı ile örülmüş, üzeri çamur + saman karışımı harçla sıvanmıştır. Ahşap tavanı onarılarak yenilenmiştir. Kuzeyinde ahşap direklere oturan Bursa kemerlerle birbirine bağlı son cemaat yeri yer almaktadır. Yapıyı tüm cephelerde geniş bir ahşap saçak çevrelemektedir. Yapıdaki pencereler basit dikdörtgen açıklıklar şeklindedir. Ön cephenin solunda taş malzeme ile inşa edilmiş minare yer almaktadır. Horasanlı Köyü Camii: Denizli İli, Tavas İlçesi, Horasanlı Köyü, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kare planlı, düz ahşap tavanlı, dört yöne eğimli kırma çatıyla örtülü bir yapıdır. Güney duvarında yer alan mihrap basit olmasına karşın boyut ve görünüşü ile yöresel mimari özellikler taşımaktadır. Harimin altına yerleştirilen yola cepheli, yan yana sıralanan dükkanları, bu tip yöresel eserlerde nadir rastlanan bir mimari tasarım olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm doğramaları ahşap olan yapının son cemaat yeri oldukça sadedir ve sonradan ilave edilmiştir. Yapının minaresi çokgen kaideli, pabucu bilezikli, silindirik gövdeli ve tek şerefelidir. Nikfer Hasan Feyzi Efendi Camii:Kare planlı yapının, taşıyıcı unsurları ve saçakları kagir olarak inşa edilmiştir. Türbe ile camii aynı çatı altındadır. Dış cephelerdeki pencerelerin dış kenar süsleri cami ve türbenin iç kapıları ile son cemaat yerinde alt ve üst katta görülen kemerli geçişler orijinal yapıya ait kısımlardır. Şimdiki örtüsü semerdan şeklinde,
Marsilya tipi kiremitle örtülüdür. Tavan düz ahşap olarak yapılmıştır. Cami bugünkü kitabesinden anlaşıldığına göre 1872 yılında inşa edilmiştir. Tüm taşıyıcı unsurları ile saçak kısımları kagir olarak yapıldığı sonradan sıva ile kaplandığı anlaşılmıştır. Kare planlı olan yapının bünyesi içinde cami ve türbe bulunmaktadır. Hırka Köyü Camii:Tavas–Kale karayolunun 17. kilometresinde, yolun 1 km güneyindeki Hırka köyündedir. Üzeri kubbe ile örtülü kare planlı bir harim,harimin kuzeyindeki son cemaat yeri kuzey-batı köşesindeki minareden oluşmaktadır.İnşa malzemesi olarak, duvarlarda kabayontu taş, moloz taş ve yer yer kesme taş, pencerelerin atkı taşlarıyla sövelerinde ve harimin giriş açıklığında mermer kullanılmıştır. Duvarlar kısmen sıvalıdır. Doğu ve batı cephelerinde altta üç, üstte iki, güney cephesinde ise altta ve üstte ikişer, pencereden oluşan bir düzenleme görülmektedir. Üst sıra pencereleri cephelerin ortalarına açılmış, bunların iki yanına birer sağır pencere yerleştirilmiştir.
Alt sıra pencereleri düz atkı taşlı ve dikdörtgen şekillidir.Atkı taşlı ve söveleri devşirme mermerden yapılmıştır. Harimi örten kubbe sekizgen bir kasnağa sahiptir. Kasnağın her kenarının ortasında, sivri kemerle örtülü birer sağır pencere yer almaktadır. Harimin kuzeybatı köşesindeki minare, kare kesitli bir kürsü üzerinde yükselen silindirik bir gövdeden oluşmaktadır. Kürsü kısmının serbest iki köşesinde kesme taş, diğer kesimlerinde kaba yontu taş kullanılmıştır. Gövde ve yukarısı tamamen kesme taşla inşa edilmiştir. Arazideki meyil nedeniyle son cemaat yerine altı basamaklı bir merdivenle ulaşılmaktadır. Ahşaptan yapılmış açıklığın önünde dört ahşap destek üzerine oturan ahşap çatılı bir sundurma yer almaktadır. Giriş açıklığının üzeri yuvarlak kemerle örtülüdür. Doğu-batı yönünde uzanan iki sahın halinde düzenlenmiş olan son cemaat yeri, düz ahşap bir tavanla örtülüdür. Yakın bir tarihte yenilenmiş olan ahşap tavanı yirmi iki ahşap destek taşımaktadır. Kuzey cephesi simetrik bir düzene sahiptir.
Ortadaki giriş açıklığının iki yanında birer dış mihrap ve birer pencere açıklığı yer alır. Dış mihraplar, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli birer nişten oluşmaktadır. Pencereler ise düz atkı taşlı ve dikdörtgen açıklıklar şeklindedir. Cephenin üst kesiminde, ilk inşaattaki son cemaat yerine ait oldukları anlaşılan dört konsol görülmektedir. Böylece ilk inşaattaki son cemaat yerinin üç birimden oluştuğu saptanabilmektedir. Ancak, örtü şeklini saptamaya yarayacak herhangi bir izi yoktur. Cephenin ortasında harime girişi sağlayan açıklık yer alır. Yuvarlak kemerli giriş açıklığı, karnı testere şeklinde düzenlenmiş üç dilimli kemer şeklinde bir çökertme içine alınmıştır. Giriş açıklığını örten yuvarlak kemerin üstünde, üç ayrı kartuş içine boya ile yazılmış altı satırlık bir kitabe görülmektedir. Arimin duvarları sıvalıdır. Pencere alınlıklarında ve kubbe göbeğinde yakın tarihlerde yapılmış alçı ve kalem işi süslemeler bulunmaktadır. Harimin kuzeyinde kadınlar mahfili yer alır. Mahfil betonarme olarak yakın bir tarihte yenilenmiştir. Güney duvarının ortasında yer alan mihrap, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli bir niş şeklindedir.
Kavsarayı örten yuvarlak kemerin içi istiridye kabuğu şeklinde yivlenmiştir. Kavsaranın üst kesiminde iki selvi ağacı arasına alınmış bir âlem’den oluşan basit bir süslemeye yer verilmiştir. Mihrap dirilnişi içbükey kavisli bir silme ile belirlenen dikdörtgen bir çerçeve içine alınmıştır. Mihrap kesme bir taşla inşa edilmiştir.Minber mermerden yapılmıştır ve sonradan yağlıboya ile boyanmıştır. Kare gövdeden kubbeye geçiş iri tromplarla sağlanmıştır. Tromplar istiridye kabuğu şeklinde yivlendirilmiştir. Son cemaat yeri alınlığı üzerinde ahşaptan oyulmuş barok karakterli bitkisel süslemeler yer almaktadır. Süslemelerin arasında dinsel içerikli yazılar da bulunmaktadır. Harimin girişinin sövelerinde, üç dilimli çökertme kemerinin yüzeyinde, sütun başlıklarında ve dikdörtgen pervazlar üzerinde barok karakterli çeşitli bitkisel süsleme örnekleri görülmektedir. Minber girişini örten yuvarlak kemerin köşelerinde, şerefe kısmının kemer köşelerinde ve şerefe altı kısmında iri birer gül bezek yer almaktadır. Yapıda biri harem girişinde, diğer son cemaat yeri girişinde olmak üzere iki kitabe bulunmaktadır.
Bunların yanı sıra, yapıya ait olup olmadığını bilemediğimiz, ancak köylülerce son cemaat yerinde bulunduğu ifade edilen ve bugün yapının kuzey batısındaki dış avlu duvarına yerleştirilmiş olan üçüncü bir kitabe vardır. Harimin girişinin üstünde yer alan altı satırlık Osmanlıca kitabe boya ile yazılmıştır. Lütfi adlı bir kişi tarafından yazıldığı anlaşılan kitabede, yapının inşa tarihi ya da inşa ettiren kişi hakkında bilgi verilmemiştir. Ayrıca böyle özenle hazırlanmış mermer bir levha üzerindeki kitabenin boya ile yazılmış olması, bir inşa kitabesi olmadığı izlenimi uyandırmaktadır.Son cemaat girişindeki kitabe, yalnızca “sene 77” yazısının okunduğu bir tarih kitabesidir. Sadece son iki rakamının verilmiş olması, bu tarihin 1077, 1177 ya da 1277 yıllarından birisi olabileceğini düşündürmektedir. Şeklini ve girişi üzerindeki süslemeleri dikkate aldığımızda, bugünkü son cemaat yerinin inşası için 1077/1666–67 ya da 117/1763–64 tarihlere uygun görülmektedir. Bu nedenle söz konusu tarihin 1277/1860–61 olduğunu kabul etmek yerinde olacaktır. Köylülerce yapının son cemaat yerinde bulunduğu ifade edilen ve bu gün dış avlu duvarına yerleştirilmiş olan diğer kitabe, ait olduğu yapının türü ve yaptıranın adı geçmektedir.
1255/1839–40 tarihi, incelemiş olduğumuz cami için uygun bir tarihtir. Ancak, böyle bir kitabe için camide uygun bir yer bulunmamaktadır.Yapıdaki Barok karakterli süslemelerin benzerlerinin batı Anadolu’da XVIII. Yüzyıl ortalarından itibaren görülmesini ve bugünkü son cemaat yerinin 1860–61 tarihinde inşa edilmiş olmasını dikkate alarak, yapının XVIII. yy. ortalarından XIX. yy. ortalarına uzanan bir zaman diliminde inşa edildiğini kabul edebiliriz (Çakmak 1991). Hükümetönü Camii: Sarayköy İlçesi’nde bulunan cami, uzunlamasına dikdörtgen planlı bir harim, sundurma şeklinde ahşap tavanlı son cemaat yeri ve kuzeybatı köşede yer alan minareden meydana gelmiştir. Küçük bir avlu içinde yer alan caminin güney ve batı cepheleri sokağa, kuzey ve doğu cepheleri avluya açılmaktadır. Kuzey cephe ortasında yer alan dikdörtgen kapıdan harime girilmektedir. Kuzey-güney yönünde dikdörtgen planlı harim, içten düz ahşap tavan, dıştan kiremit kaplı kırma çatı ile örtülmüştür. Mekan; doğu, batı ve ve güney duvarlarda açılmış yuvarlak kemerli, dikdörtgen formlu dokuz pencere ile aydınlanmaktadır.
Güney duvarında, yarım daire kesitli, çeyrek küre kavsaralı mihrap nişi yer almaktadır. Mihrap, yanlardan akantus yapraklı sütuncelerle çevrelenmiş, üstte yarım daire tepelikle sonuçlanmıştır. Mihrap nişine, iki yana açılmış perde motifi, alınlık kısmına kartuş içinde Allah, tepelik kısmına ise 1323 H. Tarihi kalem işi olarak işlenmiştir. Güneybatı köşede ahşap minber yer almaktadır. Kuzeyde yer alan son cemaat yeri, onarımlar sırasında kısmen kapatılarak oda haline getirilmiştir. Üzeri ahşap çatı ile örtülüdür. Kuzeybatı köşede yer alan minare, kübik bir kaide ile başlamaktadır. Kaidenin doğu cephesinde minareye çıkış kapısı açılmış, üzerine beş satırlık inşa kitabesi yerleştirilmiştir. Metin kısmı net olarak okunamayan kitabenin sonunda 1234 H./ 1906 M. tarihi yer almaktadır. Minare silindirik gövdeli olup, pahlanarak genişleyen şerefe altı, demir parmaklıklı şerefe korkuluklarından sonra silindirik petek ve konik külah ile sonuçlanmaktadır. Yapıda malzeme olarak, beden duvarlarında moloz taş yığma tekniğinde kullanılmış,
duvarlar içten ve dıştan sıvanmıştır. Minare kaidesinde kesme taş, gövdede ise tuğla kullanıldığı gözlemlenmektedir. Harim ve son cemaat yeri örtü sistemlerinde ise ahşap malzeme karşımıza çıkmaktadır. Medreseler :İlin kültür hayatını etkileyen medreselerden, günümüze intikal eden kalmamıştır. Ancak il merkezi Pelitlibağ mahallesindeki, Musa Efendi ve Hadimi Ahmet Efendi Medreseleri ile Musa Mahallesindeki Şirvanlı Şeyh Medresesi, en çok sözü edilenler arasındadır. Halen Acıpayam-Yatağan Kasabasında eski bir medrese kalıntısı ayakta durmaktadır. Kale Tabea Yalnız Minare : Baklan Tekke Camii: Denizli Ulu Camii: Denizli Delikçınar Yeni Cami: Denizli Fatih Camisi : Kayalık Camii: Eumania Tek Minare:
bazı bölümlerinde palmet dizisi izleri görülmektedir. Sivri kemerli pencere alınlıklarında ise şimdiki haliyle bir süsleme izi yoktur. Minare, caminin kuzeydoğu köşesinde yer almaktadır. Minarenin kaide yüksekliği, caminin duvar yüksekliği ile aynı seviyededir. Kare kaideden silindirik tuğla gövdeye geçiş piramidal pabuç ile sağlanmıştır. Minarenin girişi cami içinde, kuzeydoğu köşededir. Külahı yıkılmıştır. Caminin kuzey duvarına 5 m kadar mesafede, kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülü bir türbe yer alır. Duvarları camide olduğu gibi devşirme taş ile inşa edilmiştir. İçinde kime ait olduğu bilinmeyen dört adet mezar bulunmaktadır. Cami ve türbeye yaklaşık 30 m mesafede bulunan 3x3 m ölçülerindeki mekanın bir hamama ait olduğu anlaşılamaktadır. Cami ve türbenin bulunduğu parselin bitişiğinde bir Hazire bulunmaktadır (Çakmak 1991). Bayat Köyü Camii:Denizli İli, Çivril İlçesi, Bayat Köyü, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kuzey-güney doğrultusunda kare planlı ve tek mekanlıdır. Kuzeyde dikdörtgen şeklinde bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Minaresi yoktur. İbadet mekanı iki ahşap kolonla üç salon oluşturulmuştur. Tavanda diklemesine atlan büyük ahşap kirişler sayesinde tüm tavan hasırla kaplanmıştır. Son cemaat yerinde de aynı hasır örgü kullanılmıştır.
Son cemaat yerini ise dört ahşap kolon taşımaktadır. Ancak iki kenardaki ahşap kolonların işlevi yoktur. Bunlar beden duvarlarına hemen hemen birleştirilmiş durumdadır. Camide güney duvarda yarım daire şekilli mihrap nişi vardır. Bunun her iki yanında iki küçük pencere, doğu duvarda iki, kuzey duvarda da bir küçük pencere olmak üzere toplam beş pencere açıklığı yer almaktadır. Ancak camide aydınlık bir mekan yaratılmamıştır. Güneybatı duvarda ahşaptan bir minber, güneydoğu duvarda ise ahşap bir vaiz kürsüsü yer almaktadır. Caminin tabanı toprak olup, fazla düzgün olmayan bir zemin oluşturulmuştur. Son cemaat yerinde giriş kapısının batısında yarım daire şeklinde bir mihrabiye vardır. Caminin beden duvarları son derece kalın tutulmuş olup, yığma kerpiç şeklinde yapılmıştır. Üzeri kireç harcı ile sıvanmıştır. Toprak dam olan çatısı kırma çatı olarak 1963 yılında yapılmış ve üzeri Marsilya Tipi kiremitle örtülmüştür. Caminin içindeki mihrap duvarları da dahil olmak üzere bütün duvarlar ve ahşap kirişlerin üzerleri renkli boya ile yapılan bezemelerle süslüdür. Bu bezemeler arasında Mekke tasvirleri, vazodan çıkan stilize çiçek motifleri ve eski yazı ile oluşturulan madalyonlar yer almaktadır. Tavandaki kirişlerden birinin üzerinde H.1289 yılı yazılıdır. Savran Köyü Camii:Çivril İlçesi’ne 5 km uzaklıktadır. Hicri 1298, Miladi 1882 tarihinde yapılmıştır.
Caminin giriş kapısı üzerinde bulunan kitabesi üzerinde Ömer Ağa adında bir zat tarafından yaptırıldığı ve kitabe de “ Didi tarih bir müferrah mabet oldu çehriya” yazısı bulunmaktadır. Uzunlamasına dikdörtgen planlıdır. Orta da üçerden altı ahşap sütunun taşıdığı kemerler cami mekanının mihrap duvarını dikey olarak üç sahına ayırmaktadır. Duvarlar pencere alt seviyesine kadar içten moloz taş ve tuğla, dışta ise muntazam blok taşlardan örgülüdür. Blok taşların büyük bir kısmı devşirme görünümündedir. Bu kesimden yukarısı ise kerpiç örgülüdür. Cami mekanının aydınlatan pencereler iki sıra halinde, yan duvarlarda altta üçer pencere, mihrap duvarında ise iki pencere olarak görülür. Üst sırada ise kuzey duvarı dışında üçer pencere bulunmaktadır. Üst sıra pencereler sivri kemerli, alçı şebekeli ve vitraylıdır. Giriş kapısı yuvarlak kemerli, dikdörtgen şeklinde kademeli ahşap silmelerle tezyin edilmiştir. Kapı kemeri üzerinde bir kartuş içinde caminin kitabesi yer almıştır. Kartuşun üzerinde sivri kemer içinde devşirme olduğu anlaşılan dikdörtgen şeklinde geometrik
ve stilize kabartmalı taş pano yer almaktadır. Ahşap kapı kanatları dikdörtgen ve kare şeklinde ayna panolarla süslenmiştir. Caminin son cemaat yerinin yanları kapalıdır. Son cemaat yerinin çatısı cami mekanının çatısının uzantısı şeklinde olup, daha şık kirişlerle kapatılmıştır. Devşirme postament ve sütun kaideleri üzerine dört adet ahşap sütun tavanı desteklemektedir. Sütunların taşıdığı tavan bağdadi kemerlerle çatıya birleşimi sağlamaktadır. Caminin ahşap olduğu söylenen minaresi yoktur. Mahfile son cemaat yerinde ki girişin sağında yer alan merdivenli geçit ile geçilmektedir. Ahşap mahfil ortada iki sütun ile desteklenmektedir. Mahfilin ortasında ileriye doğru çıkıntı yapan müezzin yeri belirtilmiştir. Yuvarlak nişli mihrabı badem şeklinde mukarnaslıdır. Köşe boşluklarında sağ ve solda iki rozet ve bunları çevreleyen birer dal motifi vardır. Mihrap içerisinde sağa sola yatık dal motifleri yer almaktadır. Ahşap minberi kündekari tekniği ile yapılmıştır. Birbirine geçmeli dikdörtgen ve kare şeklinde panoların üzerine stilize bitki motifleri ve kabare süslemesi bulunmaktadır.
Vaaz kürsüsü kuzeydoğu köşede çeyrek koni şeklinde duvara bağlanmıştır.Çatı şık ahşap kirişler üzerine kamışlar döşenerek üzeri toprak ile örtülmüştür. Kirişlerin alt yüzleri muntazam tahtalar ile kapatılmış, üzeri ince çıtalarla eşkenar dörtgen şeklinde süslenmiştir. Dışta ise çatı saçaklarını, üst sıra pencerelerin alt seviyesinden başlayan yay şeklinde ahşap payandalar desteklenmektedir. Orta sahın tavanı kare bordür içine radyal göbek ve bunun içi altıgen rozet ile süslenmiştir. Caminin zemini dikdörtgen şeklinde 30x15 cm ebatlarındaki tuğlalarla döşenmiştir. Caminin gösterişsiz ve çok sade dış yapısına karşılık, son cemaat yeri ve içeri insanı hayrete düşürecek şekilde süslenmiştir. Duvarlar, ortadakiler geniş, yandakiler biraz dar sathi sivri kemerlerle belirtilmiş ve kemerlerin içleri değişik kompozisyonlarla süslenmiştir. Bu süslemeler arasında stilize çiçek ve dallar, mihrabın doğusunda kandilli minareleriyle bir cami, sol tarafta ise dört ayaklı masa üzerinde kesilmiş bir karpuz ve hançer şeklinde üç bıçak görülmektedir.
Duvarlardaki kemerlerin köşe boşluklarında dairevi panolarda halife, sahabi adları ile istifli yazılar vardır. Bu panoların etrafları, kökleri kemer üçgeninin alt köşesinden başlayan bahar dallarıyla çevrilmiştir. Süslemelerde zamanın etkisi ve bakımsızlık dolayısıyla yer yer dökülmeler mevcuttur. Süslemelerin renkleri; yeşil ve tonları, mavi ve tonları, koyu ve açık kahverengi, kırmızı ve siyahtır. camide restorasyon çalışmaşları devam etmektedir. Hacı Hüseyin Camii, Minaresi ve çeşmesi:Güney İlçesi’nde bulunan cami, düz ahşap tavanla örtülü kare planlı bir yapıdır. 1867 yılında inşa edilen yapının minaresi dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdelidir. Tuğla örgülü olan minare gövdesi, zikzaklarla süslenmiştir Tek şerefeli olan minarede, silindirik gövdeden şerefeye dışa taşkın silindirik silme-bilezikle geçilmiş olup, şerefenin altında dışa taşkın üçgen süslemeleri vardır. Son cemaat yerinin kapı ve pencereleri, plastik doğramadır. Caminin dış kapısı demir doğrama olup, demir korkulukları mevcuttur. Yapının son cemaat yerinde beton sütunlarla taşınan sivri kemerli bir giriş ve kemer aralarında baklava dilimli süslemeler vardır. Yuvarlak kemerli olan ve kitabesi bulunan çeşmesi ise 1188 tarihlidir. Sait Ağa Camii :Enine dikdörtgen planlı camilerden olan yapı, düz ahşap tavanlıdır.
Kiremit örtülü ve iki katlıdır. Harimi kuzey, doğu ve batı yönünde çevreleyen, ahşap direkler üzerine oturan ahşaptan bir kadınlar mahfili vardır. Mahfili taşıyan ahşap direkler ile kıble yönüne doğru gelişen nefler oluşturulmuştur. Yarım daire kesitli mihrabının yanları, sütun ve sütun başlıklarıyla hareketlendirilmiştir. Son cemaat yeri, sonradan yapılan plastik doğrama kapıyla harimden ayrılmıştır. Yine son cemaat yerindeki duvarlarda sonradan yapılan, bitkisel motifli alçı süslemeler vardır. Yapının ön cephesine bitişik denecek kadar yakın yapılan minaresi; sonradan boyanmış olup, dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdelidir. Tuğla örgülü olan minare tek şerefelidir ve şerefesinde mukarnaslı süslemeler vardır. Ayrıca yapının hemen önünde tek katlı, düz çatılı, kiremit örtülü ve ön cephesi fayans kaplı tuvaletleri ve abdest alma birimleri bulunan müştemilatı yer alır. Çarşı Camii ve Minaresi :Derinlemesine, tek bölümlü ve üzeri düz tavanla örtülü camilerden olan yapı, kırma çatılı ve kiremitle kaplıdır. Yapının ahşap tavanında sekizgen formlu ve içerisinde baklava dilimleri bulunan süslemeleri vardır. Yarım daire kesitli bir nişi bulunan mihrabın, silmeli payelere sahip çerçevesi vardır. Mihrabın batısında, ahşaptan bir minber yer alır. Harimin kuzeyinde, ahşap direkler üzerine oturan bir kadınlar mahfili mevcuttur. Yapının pencereleri dikdörtgen formlu ve ahşap doğramadır.
Üst kattaki pencereler daha küçük boyutludur. Ayrıca altta yer alan pencerelerin ferforje korkulukları vardır. Harime girişi sağlayan kapı, ay-yıldız süslemeli demir doğramadır. Harime açılan kapının üzerinde yer alan 1935 tarihli ve Türkçe yazılı kitabe yapının inşa tarihi olmalıdır. Yapının hemen önünde çokgen prizmal kaideli ve silindirik gövdeli, tek şerefeli bir minare vardır. Kaidesinde yuvarlak kemerli nişleri mevcuttur. Güney Mesten Camii ve Minaresi:Kare planlı, üzeri düz ahşap tavanla örtülü olan yapı, kırma çatılı ve kiremit kaplıdır. Son cemaat yeri demir doğrama kapı ve pencerelerle kapatılmıştır. Yarım daire kesitli bir nişe sahip olan mihrabı fayanslarla kaplanmıştır. Mihrabın batısında ahşaptan, süslemesiz bir minber yer alır. Harimin kuzeyinde ahşap direkler üzerine oturan bir kadınlar mahfili mevcuttur. Yapının pencereleri kare formlu ve demir doğramalıdır. Son cemaat yerinde asılan tabeladan, yapının 1956 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır.
Ayrıca kıble duvarında kare formlu ve küçük ebatlı demir doğramalı pencereler vardır. Yapının hemen önünde yer alan bahçe içinde, çokgen prizmal kaideli, silindirik gövdeli ve tek şerefeli minare vardır. Güney Dere Camii:Kare planlı yapı, düz ahşap tavanla örtülü ve kırma çatı ile kaplıdır. Son cemaat yeri bulunmayan yapının ahşap direkle desteklenmiş geniş saçaklı giriş bölümü vardır. Sadece kapısı ahşap doğrama olan yapının dikdörtgen formlu pencereleri sonradan plastik doğrama ile değiştirilmiştir. Ayrıca yapıya bitişik olarak inşa edilmiş, kiremit örtülü ve demir doğrama pencereleri ile kapısı bulunan müştemilatı vardır. Çokgen prizmal kaideli, silindirik gövdeli ve tek şerefeli bir minaresi vardır. Minarenin gövdesi baklava dilimi şeklinde süslenmiştir. Şerefe altı mukarnaslarla dolgulandırılmıştır. Sonradan yenilenmiş olan caminin 1227 tarihli (1802) kitabesi vardır. Güney Çolacık Camii:Enine dikdörtgen planlı, düz ahşap tavanla örtülü, kırma çatılı ve üzeri kiremit kaplı bir yapıdır. Bahçesinde kiremit örtülü ve ahşap doğrama kapı ve pencereleri olan müştemilatı vardır. Yapının ahşap tavanında, sekizgen tavan göbekleri içerisinde yer alan
stilize bitkisel süslemeler bulunmaktadır. Dikdörtgene yakın planlı mihrabı ve süslemesiz ahşap minberi mevcuttur. Kıble yönünde bulunan kare formlu pencerelerden üst katta bulunanlar küçük boyutlu, alt kattakiler büyük boyutludur ve yuvarlak kemerli alınlıklıdırlar. Kapısı sonradan plastik doğramayla değiştirilmiştir. Son cemaat yeri ahşap direkler üzerine oturan yuvarlak kemerlerle sonlandırılmıştır. Dörtgen prizmal kaideli ve silindirik gövdeli minaresi tuğla örgülü olup, çift şerefelidir. Cami 1958 yılında yapılmıştır. Sultan Murat Camii:Denizli’nin 20 km doğusundaki Honaz ilçesindedir. Bugünkü yerleşim merkezinin dışında olan yapı oldukça harap durumdadır. XV. yüzyılda Osmanlı Sultanı II Murat tarafından inşa ettirildiği kabul edilmektedir. Duvarlarının büyük bölümü ve örtüsü yıkılmıştır. Güney-kuzey doğrultuda eğimli bir arazi üzerinde yer alan cami, bugünkü şekliyle kare planlı bir harimden ibarettir. Harimin kuzey-batı köşesindeki tromp ve kubbe yuvarlağından bugüne ulaşabilen bölüm, üst örtünün kubbe olduğunu göstermektedir. İnşa malzemesi olarak duvarlarda kabayonu taş, moloz taş ve tuğla, tromplarda tuğla, kasnakta ve kubbede ise dönüşümlü olarak yerleştirilmiş kabayonu taş ve tuğla kullanılmıştır. Harim bugün moloz yığınlarıyla doludur.
Özellikle kuzey-batı köşedeki duvarlarda kalan izlerden duvarların sıvalı ve beyaz badana olduğu anlşılmaktadır. Güney duvarının ortasında yer alan mihrap kabayonu taşla inşa edilmiştir. Beşgen kesitli mihrap nişi sivri kemer şekilli bir kavsara ile örtülüdür. Cevherpaşa Camii:Denizli-Muğla karayolu güzergahındaki Tabae Ören Yeri içinde bulunan Cevher Paşa Camii, dikdörtgen planlı bir yapıdır. Kuzeyinde son cemaat yeri, kuzeybatı köşesinde minaresi yer almaktadır. Harimin doğu ve batı duvarında dörder, güney ve kuzey duvarlarında ikişer pencere vardır. Dikdörtgen formlu pencerelerin kesme taştan söve ve atkı taşları ile sivri kemerli alınlıkları bulunmaktadır. Son cemaat yerinin kuzey batısına bitişik minarenin kürsü kısmı yüksek tutularak caminin çatı seviyesine getirilmiştir. Kesme taşla kaplı minarenin birinci şerefesinin üzerindeki petek kısmından yukarısı eski yıllarda yıkılmış olduğundan üzeri metal külahla örtülerek bodur bir minare görünümü kazandırılmıştır. Caminin harimi dörder adet ahşap iki sütun sırasıyla üç sahına ayrılmıştır. Sütunlar, ahşap kompozit başlıklara sahiptir. Harimin kuzey bölümünde altı adet ahşap sütunun taşıdığı kadınlar mahfili yer alır.
Bu sütunlar da harimin diğer sütunları gibi dekore edilmiştir. Mihrap yarım daire kesitli bir niş ve çeyrek küre şekilli bir kavsaradan oluşmaktadır. Niş içinde bir perde motifi ve ortada mizan terazisi motifi yer almaktadır. Mihrabın üzerinde bitkisel motifli üçgen bir tepelik oluşturulmuştur. Harim duvarları, boya ile meydana getirilmiş kare ve daire şekilli panolarla süslenmiştir. Panoların içleri, bitkisel geometrik desenler ve yazılarla doldurulmuştur. Son cemaat yerinde altı adet ahşap sütun yer alır. Sonradan dışa karşı kapatılmıştır. Son cemaat yerinin iki tarafından ahşap merdivenle mahfile geçiş sağlanır. Son cemaat yerinden harime yuvarlak kemerli bir giriş kapısından geçilir. Kapının üzerindeki yazı bandında Hicri 1235 tarihi okunmaktadır. Yapının üzeri kırma çatıyla örtülü olup Marsilya kremidi ile kaplanmıştır. Orijinal örtüsü düz dam örtü olmasına rağmen daha sonraki yıllarda kırma çatı yapılarak yapının korunması sağlanmıştır. Osmanlı döneminde 19 yy. batılılaşma sürecinde yapılan ahşap destekli kalem işi süslemeli camilerden olan Cevher Paşa Camii, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce 2006 yılında restore edilerek tekrar kullanıma açılmıştır. Aydoğdu Köyü Camii :
Tavas İlçesi, Aydoğdu Köyü’nde bulunan cami; ahşap hatıllı, moloz taş örgü ile örülmüştür. Kare planlı, altı ahşap direkle dışa açılan son cemaat yeri mevcuttur. Cami içte de altı ahşap direkle sahınlara ayrılmıştır. Caminin iç duvarları ve son cemaat yeri duvarları stilize bitki, cami, perde motifleri ve madalyonlar içinde eski yazılarla süslenmiştir. Caminin kapısı yalancı kündekari tekniği ile yapılmış, oldukça sağlam olarak günümüze gelebilmiştir. Kapının üzerinde bulunan, kitabesi olması muhtemel yazı sıvanmış, ancak okunabilen kısmında; “ Sahibil hayratı Abaslı Süleyman oğlu. ” yazmaktadır. Zamanla cami, üst katta kadınlar mahfilinin hizasından ahşap hatıllarla ikiye bölünmüş ve üst kısım kullanılmamaya başlamıştır. Duvar süslemeleri ve planı açısından önemli olan cami, bir yangın geçirmiştir. Avdan Köyü Eski Camii:Tavas İlçesi, Avdan Köyü’nde bulunan Avdan Eski Camii, kare planlı, ahşap destekli-ahşap tavanlı, alaturka kiremitli bir camidir. Caminin yanındaki hazirede, cami girişinin sağında merdivenle inilen bir türbe bulunmaktadır. Kubbe ile örtülü türbede bir sanduka vardır. . Kubbenin ortasında bir sarık motifi yer alır. Cami ve türbenin dış duvarlarında bol miktarda devşirme malzeme kullanılmıştır.
Ayrıca bahçedeki hazirede eski mezar taşları yer almaktadır. Cami ve türbe ile yeni yapılan cami aynı bahçe içindedir. Eski cami şu anda kullanılmamaktadır. Türbe halen ziyarete açıktır. Solmaz Kasabası Çarşı Camii ve Haziresi:Tavas İlçesi, Solmaz Kasabası’nda bulunan cami; kare planlı, düz ahşap tavanla örtülü kırma çatı ile kaplı bir yapıdır. Minaresi tuğladandır. Mihrabı ve işlemeli tavan göbeği ile döneminin özelliklerini yansıtan bir camidir. Harimde ahşap ayakların taşıdığı kemerler üzerinde kadınlar mahfili yer almaktadır. Pencereleri dikdörtgen formludur. Zaman içinde bazıları alüminyum doğrama ile değiştirilmiştir. Bahçesinde yer alan hazirede 1242 ve 1244 tarihli iki eski mezar bulunmaktadır. Ayrıca cami bahçesinde yer yer devşirme taşlar görülmüştür. Dedeli Camii:Tavas İlçesi, Orta Mahalle’de bulunan cami, kare planlı ve tek katlı bir yapıdır. İçerisinde ahşap sütunlarla taşınan kadınlar mahfili vardır. Sütunlar arası geçiş bağdadi kemerlerle sağlanmıştır. Harimin tavanında kalem işi süslemelere sahip bir göbek bulunmaktadır. Alçıdan, süslemeli bir mihrabı vardır. Harim duvarları kalem işi süslemelidir.
Yapı günümüze çeşitli onarımlar geçirerek ulaşmıştır. Kızılcabölük Dere Camii : Kızılcabölük Kasabası, Yukarı Mahalle, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kare planlı, düz ahşap tavanla örtülü, kiremit kaplı bir yapıdır. Güney, kuzey ve doğu cephelerinde iki sıra halinde, batıda ise tek sıra olarak yerleştirilmiş, dikdörtgen şekilli, ahşap doğramalı pencerelerle aydınlanmaktadır. Yapının çatısı dışa taşarak geniş saçaklar oluşturmuştur. Bu saçaklar ahşap kaplamadır. Son cemaat yeri sonradan örülerek kapatılmıştır. Bahçe içindeki yapının kuzey cephesi avluya bakmaktadır. Diğer cephelerden yol geçmektedir. Bahçe içinde tek katlı geleneksel nitelikte inşa edilmiş bir yapı mevcuttur. Harime son cemaat içindeki ahşap iki kanatlı kapıdan girilmektedir. Ahşap kapı kanatları, içleri işli dikdörtgen panolardan oluşmuştur. Ahşap kadınlar mahfili ahşap ayaklar ile taşınmaktadır. Ayaklar birbirine kemerler ile bağlanmaktadır. Yığma tarzda inşa edilen yapı, içten ve dıştan sıvalıdır. Kuzey cephede alt sıradaki pencereler içten basık kemerlidir. Yeni inşa edilmiş olan minare taştandır ve camiye göre oldukça yüksektir. Silindirik gövdeli minarenin şerefe altı süslüdür.
Konik bir külahla örtülüdür. Sofular Köyü Camii:Tavas İlçesi, Sofular Köyü Camii tek mekanlı ahşap tavanlı bir yapıdır. Altı sütunla taşınan bir son cemaat yeri mevcuttur. Ahşap tavanda ortada aynalı ve iç içe geçme yıldız motifi oluşturulmuştur. Duvarlarda eski yazı rozetler, mihrapta ise perde motifi yer almaktadır. Malzeme olarak kerpiç ve taş örgü kullanılarak üzeri sıvanmıştır. Çarşı Camii:Tavas İlçesi, Orta Mahalle, Basmacılar Sokak’ta bulunan caminin güney ve batı cepheleri sokağa, doğu ve kuzey cepheleri avluya açılır. Kuzey cephe ortasındaki yarım daire kesitli muhrabiyenin iki yanında yer alan iki dikdörtgen kapıdan camiye girilir. Kareye yakın dikdörtgen planlı iç mekan, göbekli ahşap bir tavan ile örtülüdür. Cephelere iki sıra halinde açılan pencerelerden alt sıradakiler yuvarlak kemerli, üst sıradakiler dikdörtgen şekillidir. Kuzeyde sepet kulplu kemerlerle birbirine bağlanan dokuz ahşap sütunun taşıdığı kadınlar mahfili yer alır. Güney duvarı ortasında yer alan yarım daire nişli mihrabın tepeliğine bitkisel kabartma motifler işlenmiştir. Kuzeybatı köşede yer alan kare kaideli, silindirik gövdeli taş minarenin kapısı üzerinde 1277 H. (1860 M.) tarihli üç satırlık taş kitabe bulunur.
Ovacık Köyü Çarşı Camii :Denizli İli, Tavas İlçesi, Ovacık Köyü’nde yer alan cami, dikdörtgen planlı, kırma çatılı olup, duvarları moloz taş çamur harcı ile örülmüş, üzeri çamur + saman karışımı harçla sıvanmıştır. Ahşap tavanı onarılarak yenilenmiştir. Kuzeyinde ahşap direklere oturan Bursa kemerlerle birbirine bağlı son cemaat yeri yer almaktadır. Yapıyı tüm cephelerde geniş bir ahşap saçak çevrelemektedir. Yapıdaki pencereler basit dikdörtgen açıklıklar şeklindedir. Ön cephenin solunda taş malzeme ile inşa edilmiş minare yer almaktadır. Horasanlı Köyü Camii: Denizli İli, Tavas İlçesi, Horasanlı Köyü, Köyiçi Mevkii’nde bulunan cami, kare planlı, düz ahşap tavanlı, dört yöne eğimli kırma çatıyla örtülü bir yapıdır. Güney duvarında yer alan mihrap basit olmasına karşın boyut ve görünüşü ile yöresel mimari özellikler taşımaktadır. Harimin altına yerleştirilen yola cepheli, yan yana sıralanan dükkanları, bu tip yöresel eserlerde nadir rastlanan bir mimari tasarım olarak karşımıza çıkmaktadır. Tüm doğramaları ahşap olan yapının son cemaat yeri oldukça sadedir ve sonradan ilave edilmiştir. Yapının minaresi çokgen kaideli, pabucu bilezikli, silindirik gövdeli ve tek şerefelidir. Nikfer Hasan Feyzi Efendi Camii:Kare planlı yapının, taşıyıcı unsurları ve saçakları kagir olarak inşa edilmiştir. Türbe ile camii aynı çatı altındadır. Dış cephelerdeki pencerelerin dış kenar süsleri cami ve türbenin iç kapıları ile son cemaat yerinde alt ve üst katta görülen kemerli geçişler orijinal yapıya ait kısımlardır. Şimdiki örtüsü semerdan şeklinde,
Marsilya tipi kiremitle örtülüdür. Tavan düz ahşap olarak yapılmıştır. Cami bugünkü kitabesinden anlaşıldığına göre 1872 yılında inşa edilmiştir. Tüm taşıyıcı unsurları ile saçak kısımları kagir olarak yapıldığı sonradan sıva ile kaplandığı anlaşılmıştır. Kare planlı olan yapının bünyesi içinde cami ve türbe bulunmaktadır. Hırka Köyü Camii:Tavas–Kale karayolunun 17. kilometresinde, yolun 1 km güneyindeki Hırka köyündedir. Üzeri kubbe ile örtülü kare planlı bir harim,harimin kuzeyindeki son cemaat yeri kuzey-batı köşesindeki minareden oluşmaktadır.İnşa malzemesi olarak, duvarlarda kabayontu taş, moloz taş ve yer yer kesme taş, pencerelerin atkı taşlarıyla sövelerinde ve harimin giriş açıklığında mermer kullanılmıştır. Duvarlar kısmen sıvalıdır. Doğu ve batı cephelerinde altta üç, üstte iki, güney cephesinde ise altta ve üstte ikişer, pencereden oluşan bir düzenleme görülmektedir. Üst sıra pencereleri cephelerin ortalarına açılmış, bunların iki yanına birer sağır pencere yerleştirilmiştir.
Alt sıra pencereleri düz atkı taşlı ve dikdörtgen şekillidir.Atkı taşlı ve söveleri devşirme mermerden yapılmıştır. Harimi örten kubbe sekizgen bir kasnağa sahiptir. Kasnağın her kenarının ortasında, sivri kemerle örtülü birer sağır pencere yer almaktadır. Harimin kuzeybatı köşesindeki minare, kare kesitli bir kürsü üzerinde yükselen silindirik bir gövdeden oluşmaktadır. Kürsü kısmının serbest iki köşesinde kesme taş, diğer kesimlerinde kaba yontu taş kullanılmıştır. Gövde ve yukarısı tamamen kesme taşla inşa edilmiştir. Arazideki meyil nedeniyle son cemaat yerine altı basamaklı bir merdivenle ulaşılmaktadır. Ahşaptan yapılmış açıklığın önünde dört ahşap destek üzerine oturan ahşap çatılı bir sundurma yer almaktadır. Giriş açıklığının üzeri yuvarlak kemerle örtülüdür. Doğu-batı yönünde uzanan iki sahın halinde düzenlenmiş olan son cemaat yeri, düz ahşap bir tavanla örtülüdür. Yakın bir tarihte yenilenmiş olan ahşap tavanı yirmi iki ahşap destek taşımaktadır. Kuzey cephesi simetrik bir düzene sahiptir.
Ortadaki giriş açıklığının iki yanında birer dış mihrap ve birer pencere açıklığı yer alır. Dış mihraplar, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli birer nişten oluşmaktadır. Pencereler ise düz atkı taşlı ve dikdörtgen açıklıklar şeklindedir. Cephenin üst kesiminde, ilk inşaattaki son cemaat yerine ait oldukları anlaşılan dört konsol görülmektedir. Böylece ilk inşaattaki son cemaat yerinin üç birimden oluştuğu saptanabilmektedir. Ancak, örtü şeklini saptamaya yarayacak herhangi bir izi yoktur. Cephenin ortasında harime girişi sağlayan açıklık yer alır. Yuvarlak kemerli giriş açıklığı, karnı testere şeklinde düzenlenmiş üç dilimli kemer şeklinde bir çökertme içine alınmıştır. Giriş açıklığını örten yuvarlak kemerin üstünde, üç ayrı kartuş içine boya ile yazılmış altı satırlık bir kitabe görülmektedir. Arimin duvarları sıvalıdır. Pencere alınlıklarında ve kubbe göbeğinde yakın tarihlerde yapılmış alçı ve kalem işi süslemeler bulunmaktadır. Harimin kuzeyinde kadınlar mahfili yer alır. Mahfil betonarme olarak yakın bir tarihte yenilenmiştir. Güney duvarının ortasında yer alan mihrap, mukarnaslı kavsara ile örtülü yarım daire kesitli bir niş şeklindedir.
Kavsarayı örten yuvarlak kemerin içi istiridye kabuğu şeklinde yivlenmiştir. Kavsaranın üst kesiminde iki selvi ağacı arasına alınmış bir âlem’den oluşan basit bir süslemeye yer verilmiştir. Mihrap dirilnişi içbükey kavisli bir silme ile belirlenen dikdörtgen bir çerçeve içine alınmıştır. Mihrap kesme bir taşla inşa edilmiştir.Minber mermerden yapılmıştır ve sonradan yağlıboya ile boyanmıştır. Kare gövdeden kubbeye geçiş iri tromplarla sağlanmıştır. Tromplar istiridye kabuğu şeklinde yivlendirilmiştir. Son cemaat yeri alınlığı üzerinde ahşaptan oyulmuş barok karakterli bitkisel süslemeler yer almaktadır. Süslemelerin arasında dinsel içerikli yazılar da bulunmaktadır. Harimin girişinin sövelerinde, üç dilimli çökertme kemerinin yüzeyinde, sütun başlıklarında ve dikdörtgen pervazlar üzerinde barok karakterli çeşitli bitkisel süsleme örnekleri görülmektedir. Minber girişini örten yuvarlak kemerin köşelerinde, şerefe kısmının kemer köşelerinde ve şerefe altı kısmında iri birer gül bezek yer almaktadır. Yapıda biri harem girişinde, diğer son cemaat yeri girişinde olmak üzere iki kitabe bulunmaktadır.
Bunların yanı sıra, yapıya ait olup olmadığını bilemediğimiz, ancak köylülerce son cemaat yerinde bulunduğu ifade edilen ve bugün yapının kuzey batısındaki dış avlu duvarına yerleştirilmiş olan üçüncü bir kitabe vardır. Harimin girişinin üstünde yer alan altı satırlık Osmanlıca kitabe boya ile yazılmıştır. Lütfi adlı bir kişi tarafından yazıldığı anlaşılan kitabede, yapının inşa tarihi ya da inşa ettiren kişi hakkında bilgi verilmemiştir. Ayrıca böyle özenle hazırlanmış mermer bir levha üzerindeki kitabenin boya ile yazılmış olması, bir inşa kitabesi olmadığı izlenimi uyandırmaktadır.Son cemaat girişindeki kitabe, yalnızca “sene 77” yazısının okunduğu bir tarih kitabesidir. Sadece son iki rakamının verilmiş olması, bu tarihin 1077, 1177 ya da 1277 yıllarından birisi olabileceğini düşündürmektedir. Şeklini ve girişi üzerindeki süslemeleri dikkate aldığımızda, bugünkü son cemaat yerinin inşası için 1077/1666–67 ya da 117/1763–64 tarihlere uygun görülmektedir. Bu nedenle söz konusu tarihin 1277/1860–61 olduğunu kabul etmek yerinde olacaktır. Köylülerce yapının son cemaat yerinde bulunduğu ifade edilen ve bu gün dış avlu duvarına yerleştirilmiş olan diğer kitabe, ait olduğu yapının türü ve yaptıranın adı geçmektedir.
1255/1839–40 tarihi, incelemiş olduğumuz cami için uygun bir tarihtir. Ancak, böyle bir kitabe için camide uygun bir yer bulunmamaktadır.Yapıdaki Barok karakterli süslemelerin benzerlerinin batı Anadolu’da XVIII. Yüzyıl ortalarından itibaren görülmesini ve bugünkü son cemaat yerinin 1860–61 tarihinde inşa edilmiş olmasını dikkate alarak, yapının XVIII. yy. ortalarından XIX. yy. ortalarına uzanan bir zaman diliminde inşa edildiğini kabul edebiliriz (Çakmak 1991). Hükümetönü Camii: Sarayköy İlçesi’nde bulunan cami, uzunlamasına dikdörtgen planlı bir harim, sundurma şeklinde ahşap tavanlı son cemaat yeri ve kuzeybatı köşede yer alan minareden meydana gelmiştir. Küçük bir avlu içinde yer alan caminin güney ve batı cepheleri sokağa, kuzey ve doğu cepheleri avluya açılmaktadır. Kuzey cephe ortasında yer alan dikdörtgen kapıdan harime girilmektedir. Kuzey-güney yönünde dikdörtgen planlı harim, içten düz ahşap tavan, dıştan kiremit kaplı kırma çatı ile örtülmüştür. Mekan; doğu, batı ve ve güney duvarlarda açılmış yuvarlak kemerli, dikdörtgen formlu dokuz pencere ile aydınlanmaktadır.
Güney duvarında, yarım daire kesitli, çeyrek küre kavsaralı mihrap nişi yer almaktadır. Mihrap, yanlardan akantus yapraklı sütuncelerle çevrelenmiş, üstte yarım daire tepelikle sonuçlanmıştır. Mihrap nişine, iki yana açılmış perde motifi, alınlık kısmına kartuş içinde Allah, tepelik kısmına ise 1323 H. Tarihi kalem işi olarak işlenmiştir. Güneybatı köşede ahşap minber yer almaktadır. Kuzeyde yer alan son cemaat yeri, onarımlar sırasında kısmen kapatılarak oda haline getirilmiştir. Üzeri ahşap çatı ile örtülüdür. Kuzeybatı köşede yer alan minare, kübik bir kaide ile başlamaktadır. Kaidenin doğu cephesinde minareye çıkış kapısı açılmış, üzerine beş satırlık inşa kitabesi yerleştirilmiştir. Metin kısmı net olarak okunamayan kitabenin sonunda 1234 H./ 1906 M. tarihi yer almaktadır. Minare silindirik gövdeli olup, pahlanarak genişleyen şerefe altı, demir parmaklıklı şerefe korkuluklarından sonra silindirik petek ve konik külah ile sonuçlanmaktadır. Yapıda malzeme olarak, beden duvarlarında moloz taş yığma tekniğinde kullanılmış,
duvarlar içten ve dıştan sıvanmıştır. Minare kaidesinde kesme taş, gövdede ise tuğla kullanıldığı gözlemlenmektedir. Harim ve son cemaat yeri örtü sistemlerinde ise ahşap malzeme karşımıza çıkmaktadır. Medreseler :İlin kültür hayatını etkileyen medreselerden, günümüze intikal eden kalmamıştır. Ancak il merkezi Pelitlibağ mahallesindeki, Musa Efendi ve Hadimi Ahmet Efendi Medreseleri ile Musa Mahallesindeki Şirvanlı Şeyh Medresesi, en çok sözü edilenler arasındadır. Halen Acıpayam-Yatağan Kasabasında eski bir medrese kalıntısı ayakta durmaktadır. Kale Tabea Yalnız Minare : Baklan Tekke Camii: Denizli Ulu Camii: Denizli Delikçınar Yeni Cami: Denizli Fatih Camisi : Kayalık Camii: Eumania Tek Minare:
Türbeler kişiler için yaptırılmış anıtsal mezarlardır. Anadolu’da Selçuklu’dan itibaren 20.yy başlarına kadar yapıla gelmiş ve kümbet, türbe gibi isimlerle adlandırılmıştır. Anadolu türbeleri dönemlerine göre plan ve cephe özelliklerine göre farklılık gösteren yapılardır. Denizli türbeleri mimari özelliklerinden çok genellikle şehrin tarihi, turistik, kültürel konularına değinen devlet kurumlarının çıkardığı yayınlar ile halkın ziyaret yerlerini konu edinen folklorik çalışmalarda ele alınmaktadır.
Servergazi Türbesi ( Yeşilköy ) :
Merkez ilçeye bağlı Yeşilköy yakınındadır. Türbenin 1210 yılında Denizlinin fethi sırasında, Mehmet Gazi ile şehit olan Selçuklu komutanı Servergaziye ait olduğu bilinmektedir.
Mehmet Gazi Türbesi (Büyük Mezarlık):
1210 yılında
Denizlinin fethi sırasında şehit olan Selçuklu Uç Beyi Mehmet Gaziye ait olan bu türbe, büyük mezarlıktadır. Fatma Hanım (Yıldız) Türbesi Haçlı seferlerinden 3. Haçlı seferleri sırasında 1189–1192 yıllarında Denizli ve çevresini Haçlılardan koruyan Yıldız Bey’in kızı Fatma Hanım’a aittir. Haçlılar, Efes yolu ile Menderes kıyılarına gelmiş, Sarayköy Buharkent’ten Menderes’i geçmişlerdir. Fatma Hanım, halkın önderi olmuş ve Menderes kıyısına pusu kurarak Haçlıları perişan etmişlerdir. Fatma Hanım Denizli’yi boşalttırmış, yiyecek ve içecek maddelerini kesmiş, bu nedenle Denizli halkı dağlara çekilmiştir. Denizli’ye geçebilenler şehri insansız, yiyecek ve içeceksiz bulunca güçlükle Denizli’den kaçmışlar ve Türk kuvvetlerince yok edilmişlerdir. Fatma Yıldız Hanım Türbesi Denizli merkez İlbadı Mezarlığında 2. Sanayi tarafından giriş kapısı karşısındadır. Türbe mermer işlemelerden yapılmıştır. Normal bir kabir şeklindedir, türbe binası yoktur. Mahmut Gazi Türbesi: Çal ilçesi Mahmut Gazi Köyündedir. Bizans ordularıyla yapılan savaşta şehit
olan Mahmut Gaziye aittir. Yatağan Baba Türbesi : Serinhisar ilçesinin Yatağan kasabası’nın güneyinde mezarlığın içinde küçük bir tepenin güneydoğusuna bitişik olarak yapılmıştır. Mezarlığın ana giriş kapısının tam karşısına düşmektedir. Türbe, namaz kılınan mescit kısmı ile sandukaların yer aldığı mekanlardan oluşmaktadır. Muhtemelen 14.yy. yapısıdır. Yatağan Baba adlı kumandanın mezarı bu türbededir. Yapı, son dönemlerde gerçekleştirilen onarımlar sonucu asli özelliklerini kaybederek tamamen yenilenmiştir. Onarım sonucu duvarlar harç ile sıvandıktan sonra plastik boya ile boyanmıştır. Aynı onarımla konik kulah kısmı tamamen yenilenmiş ve çinko levhalarla kapatılmıştır. Türbe dıştan dışa 10.70x6.90 m.lik ölçüleriyle dikdörtgen bir forma sahiptir. Yapı malzemesi olarak tamamen taş malzeme kullanılmıştır. Türbenin dış duvarları 0.90 m genişliğinde inşa edilmiştir. Mescidin güney duvarının doğu köşesine yerleştirilen kapı sayesinde sandukaların olduğu türbe kısmına geçilmektedir. Mescid kısmı iki basamaklı merdivenle türbeye bağlanmaktadır. Türbe en son 2005 yılında tamirat geçirmiştir. Türbenin dışı beton harcıyla sıvanmıştır. Bugün birçok tamirata ve değişikliğe rağmen Türbe eski yapı tarzını korumaktadır. Hüsamettin Bey
Türbesi: Baklan ilçesinin Tekke Mahallesinde bulunan türbe, Selçuklu mimarı tarzında mermer kaplamalı, duvarları kesme taştan yapılmıştır. Kubbeli üzeri kemerli, 4 pencereli sanat değeri yüksek bir türbedir. İçinde 4 adet mezar vardır. Bu mezarların birinin Hüsamettin Beye, birinin Hüsamettin Beyin eşine, diğer iki mezarında akrabalarına ait olduğu sanılmaktadır. Mermer giriş kapısının üzerinde bir kitabe bulunmaktadır. Ayrıca kapı pervazlarının üzerinde de Arapça, Farsça ve Osmanlıca karışık yazılar bulunmaktadır. Bu yazıların tercümesi tam olarak yapılmamıştır. Yediler İlbadı Türbesi : İlbadi mezarlığı Denizli’nin en eski mezarlığı olup Selçuklular zamanından (13.yy) günümüze kadar kullanılmıştır. Bundan dolayı “Yediler Türbesi” eski yıllara İlbadi mezarlığının içinde veya bitişiğinde olmalıdır. Ancak sonradan derinleştirilerek açılan bugünkü yol mezarlıkla türbeyi birbirinden ayırmıştır. Bunun dışında eski yıllarda İlbadi mezarlığında bulunan M.1334 tarihli Şücaeddin İnanç Bey İbni Ali Bey adına yazılı zaviyeye ait kitabenin bulunması, bu kitabenin türbenin yanında olan bir zaviyeye ait olduğunu akla getirmektedir. Bundan dolayı bu türbedeki mezarlar
İnanç Bey ve ailesine ait olmalıdır. Bunun dışında çarşı kalesinin batısında; kale ile mezarlık arasında Ahi Sinan Tekkesi’nin bulunduğu, Ahi Sinan’a ait bir kabrin yer aldığı kaynaklarda geçmektedir. Ancak İnanç Bey ve ailesine ait henüz İlbadi mezarlığında mezar taşları bulunmamıştır. Türbe içinde de yazılı mezar taşlarının olmayışı Osmanlı döneminde tekke ve zaviyelerde tahribat yapıldığını akla getirmektedir. Acıpayam Yatağan Baba Tekkesinde de Teke Müsellimi tarafından 19.yy başlarında tahribat yapıldığı konusunda kaynaklarda bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca Denizli çevresindeki mimari değeri olan bütün türbeler incelendiğinde; yapı üzerinde bir kitabe, içinde de yazılı bir mezar taşı bulunamamıştır. Bunlarda Osmanlı’nın son döneminde yapılan tahribatları doğrulamaktadır. Bu sebeple türbelerin kime ait olduğu halk ananelerinde yaşatılıyorsa, bilinmesi mümkün olmaktadır. Bunun dışında Denizli tarihte büyük depremlere sahne olduğundan Vakıflar Hamamından başka bir yapı günümüze gelememiştir. Yediler türbesinde bulunan mezarlar Denizli merkezinde İlbadi mezarlığının en üst noktasında yer alması ve halk arasında sürekli olarak ilgi gösterilen saygı duyulan türbe olmasından dolayı Denizli beylerine ait olmalıdır. İbni Battuda Denizli’ye geldiğinde
İlbadi mezarlığı yanındaki Namazgahta İnanç beyin (Sultan) eşiğinde bayram namazı kılınarak bayramlaşma töreni yapıldığı ve burada hayır yemekleri verildiği bilinmektedir. bu nedenle bu türbenin İnançoğulları Beyliğine ait olduğu düşünülmektedir. Beycesultan Türbesi : Çivril ilçe merkezine 6 km. uzaklıkta, ilçenin güneybatısında Melhuş ve Kocayaka köyleri arasında, yüksekliği 20 m. olan höyük üzerindedir. Türbe binası tamamen Selçuklu mimarisi tarzında, oldukça bakımsız, harap olmak üzeredir. Sekizgen bir plan üzerine yapılmış, doğu yönünde yüksek olmayan bir kapısı, güney yönünde bir adet penceresi vardır. Türbe kesme taş, devşirme mermer, ve aralarında tuğla malzeme ile inşa edilmiştir. Üst örtüyü oluşturan kubbe tuğladandır. Yapının kuzey kenarında küçük bir mazgal pencere açıklığı vardır. Türbenin girişi kuzeybatı kenarındadır. Devşirme malzemeden yapılmış giriş kapısı dışa taşıntı yapmaz, yuvarlak kemerli ve sadedir. Yapı içte sekizgen planlı ve kubbeye geçişleri düz atkı şeklindedir. Keme taştan yapılmış sanduka doğu kenarına bitişik yapılmış ve üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Sandukadaki şahideler devşirme malzemedendir. Türbede herhangi bir süsleme yoktur. Kitabesi bulunmayan yapının üst örtüsünün aslında konik ve pramidal bir külahla örtülü olması gerekir. Yapı stil özellikleri ile 14.yy Germiyanlı özellikleri göstermektedir.
Buldan Yenicekent Büyük Tekke Türbesi : Buldan İlçesi Yenicekent Belediyesi bahçesindedir. Türbe, sekizgen planlı ve sekizgen prizmal gövdeli, üzeri kubbe örtülüdür. Yapıda kesme taş ve devşirme malzeme kullanılmıştır. Sekizgen gövde üstte geniş profilli bir saçakla ve üzerinde sekizgen yüksek bir kasnakla yükseltilmiş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Kubbe üzeri çimento harcı ile sonradan sıvanmıştır. Türbenin girişi kuzeydendir. Kapı duvar yüzeyinden içeri çökertilerek yapılmış ve süs1emesizdir. Giriş kapısı yekpare mermer söveli ve yuvarlak kemerlidir. Sekizgen planlı olan türbenin içinde sonradan yapılmış büyük bir sanduka bulunmaktadır. Duvar yüzeylerinin her birine tuğladan birer teğet kemer örülerek iç mekan hareketlendirilmiştir. Sonradan çamurla sıvanmış ve üzeri beyaz badanalanmıştır. Üst örtü içte tuğladan örülmüş kubbe ile kapatılmıştır. Yapıda kapı dışında hiç pencere yoktur. Süsleme olmayan yapının düz ahşap kanatları üzerinde madeni süsleme aplikleri görülür. Abdi Bey Sultan Türbesi:Serinhisar İlçesi Yatağan kasabasında bir Selçuklu prensinin türbesidir. Merkez ilçe Başkarcı-Tekkeköy yakınlarındaki türbelerin ise kime ait olduğu bilinmemektedir. Merkez Çukurköy’ü ile Karataş arasındaki türbenin “Bektaşi Dergâhı” olduğu bilinmektedir. Üçler Türbesi: İl Merkezinde Leylekler Kavağı diye anılan semttedir. Türbenin İnanç oğullarının ileri gelenlerine ait olduğu bilinir. Tamamen harap haldedir.
Ahi Sinan Türbesi : Denizlide Ahinin kurucusu Ahi Sinan'a aittir. Türbe, Yeni Sanayi Sitesinin Dere Tekke tarafına giden yol üzerindedir. İl de Dedebağı kasabasının kurucusu Ahi Sinan'dır. lrlıganlı Şaban Dede Türbesi: Denizli Merkez lrlıganlı Kasabası’nda mezarlık üzerinde Tekke Mevkisinde yüksek bir yerdedir. Yapının herhangi bir kitabesi bulunmamaktadır. Ancak yapının yanına dikilen levhada buranın M.1097 yılında ölen Şaban Dede'ye ait olduğu belirtilmektedir. Şaban Dede Türbesi, türbeleri konu edinen yayımlarda mimari olarak ele alınmamıştır.Kuzeyde ve ona güneyden bitişik iki yapıdan meydana gelir. Kuzeydeki yapı, kare planlı, prizma gövdeli üzeri kubbelidir. Kapı iç kısmı ile pencerede ahşap atkılar dikkati çeker. Üst örtüsü sonradan çimento harcı ile sıvanmış ve yeşile boyanmıştır. Kare planlı olan esas türbenin gövdesi üstte sekizgene dönüştürülmüş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Kuzey cephede kesme taşlardan yapılmış yuvarlak kemerli süslemesiz kapı açıklığı bulunmaktadır. Kapının iki yanına devşirme malzemeden, üzerleri oyulmuş birer sadaka taşı konulmuştur. Batı duvarının ortasında ise basit bir pencere yerleştirilmiş ve diğer duvarları sağır yapılmıştır.
Türbenin içi kare planlı, pandantiflerle geçilen bir kubbe ile örtülüdür. Pandantiflerin içine boşaltma çömlekleri yerleştirildiği görülmektedir. Duvar yüzeyleri hafif içe çekilerek kubbe eteğine kadar yükselen yuvarlak kemerler şeklinde yapılmıştır. Güney duvarına yuvarlak kemerli iki basit dolap nişi, doğu duvarına ise bir dolap nişi yerleştirilmiştir. Kapı yakınında iki basit sanduka bulunmaktadır. Duvarlar beyaz badana ve yeşil boya ile boyanmıştır. Yapıda süsleme bulunmamaktadır ve basit görünümdedir. Kare planlı, kubbeli mekanın iç cephe ve geçiş elemanları Çal Mahmutgazi Türbesi ile benzer özellikler taşımakta, ancak kubbede yüksek bir kasnağı bulunmasından daha geç bir döneme 18.yy'a tarihlenebilir. lrlıganlı Anonim Türbe: Denizli Merkez Irlıganlı kasabasında mezarlık üzerinde Tekke Mevkisinde yüksek bir yerde, Şaban Dede Türbesi'nin güneyine bitişik yapılmıştır. Kitabesi bulunmayan, ancak Şaban Dede Türbesi ile birlikte bu türbe de, türbeleri konu edinen yayımlarda mimari olarak ele alınmamıştır. Şaban Dede Türbesine bitişik ve daha küçük yapılmış olan bu ikinci türbe ise dikdörtgen planlı ve üzeri tonoz örtülüdür. Türbe, moloz taş malzeme ile inşa edilmiştir ve kapı iç kısmında ahşap atkı dikkati çekmektedir. Şaban Dede Türbesi'ne sonradan bitiştirildiği dilatasyon izlerinden anlaşılmaktadır. Üst örtü sonradan çimento harcı ile sıvanmış ve yeşile boyanmıştır. Türbe doğu-batı yönünde dikdörtgen planlıdır. Bu yapının giriş cephesi Şaban Dede Türbesi'nden 1.20 m. içeri çekilerek yapılmıştır. Güney cephesinin ortasına ise basit, küçük kare bir pencere açıklığı konulmuştur. Düz lentolu giriş kapısından geçilen türbenin içi, 2.08x3.60 m. ölçülerindedir. Bu dikdörtgen mekan çapraz tonozla örtülüdür. Kuzey duvarının batı ucuna bir dolap nişi açılmıştır. Mekanda basit bir sanduka bulunmaktadır. Basit sade görünümlü türbede herhangi bir süslemeye rastlanmaz. Yapı, Şaban Dede Türbesi 'nden daha sonraki bir döneme, 19.yy sonlarına tarihlenebilir. Hüseyin Hulusi Efendi (Üzüm Dedesi) Türbesi : Denizli merkez, Akkonak Mahallesi'nde etrafı evlerle çevrili bir bahçe içerisinde bulunmaktadır.Türbe, kare planlı, kübik gövdeli, üzeri kubbe ile örtülüdür. Duvarlarda moloz taş, kapı ve pencerelerde ise kesme taş malzeme kullanılmıştır. Sekizgen yüksek bir kasnakla geçilen kubbenin üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Kuzeyinde giriş kapısı, diğer üç yönünde ise birer büyük penceresi vardır. Kuzey cephesinin ortasında, hafif dışa taşırılmış, yüksek ve yuvarlak kemerli bit kapı yer alır. Kapının yuvarlak kemer yayının üzerinde sekiz yapraklı bir çiçek motifi bulunmaktadır. Kapının sövelerine metalden ikişer baklava dilimi aplike edilmiştir. Kapı kanatları dövme demirden yapılmıştır. Er Dinlendi Türbesi : Çal ilçesi, Mahmut Gazi Köyünün batısında dağın eteğinde hemen köyün bitimindedir. Bu mezarın bölgenin fethi sırasında şehit düşen bir Selçuklu askerinin mezarı olma ihtimali yüksektir. Köylüler ise bunun başka taraftan gelerek burada vefat eden bir ere ait olduğu, o nedenle de Er dinlendi denildiğini söylemektedirler. Ancak belirttiğim gibi fetihler sırasında bu yerde savaşlar olmuş burada şehit düşen birine ait olma ihtimali daha yüksektir. Mezarın üzerinde ahşap bir türbe vardır, bakımsızlıktan yıkılma tehlikesi vardır. Ahmet Dede Türbesi : Çal ilçesinin, Akkent kasabasında kare bir yapı üzerinde büyük bir kubbeye sahiptir. Anlatılanlara göre Ahmet Dede’nin vefatında naaşı paylaşılamamış ve bunun üzerine 3 tane tabut hazırlanmıştır. Tabutun biri Akkent’e getirilerek buraya defnedilmiştir. Adak, yağmur duası, kısmet açma, rüya ve niyaz amaçlarıyla birçok ziyaretçisi vardır. lşıklı Aşağı Cami Türbesi: Çivril İlçesi, lşıklı Kasabası Aşağı Mahalle'de Aşağı Camii avlusundadır. Türbe, caminin son cemaat mahalli kuzeydoğu köşesindeki girişinin doğu kenarına inşa edilmiştir. Türbe ve cami sonradan birleştirilmiştir. ışıklı ve Gümüşsu eserlerini inceleyen bir yüksek lisans çalışmasında etraflıca incelenmiştir.Türbe, doğu-batı yönünde dikdörtgen planlı inşa edilmiş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Yapının kuzey ve doğu duvarı moloz taş aralarında tuğla parçaları ile, batı duvarı ise kesme taş malzeme ile inşa edilmiştir. Kubbenin üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Saçaklarda yer yer devşirme İslamı mezar taşları kullanılmıştır. Kuzey cephesinin ortasına bir kapı, doğu ve batı yönlere birer pencere yerleştirilmiştir. Güney cephe ise büyük bir kemer açıklığı şeklindedir. Beden duvarlarından taşmayan giriş kapısı, mermer malzeme ile inşa edilmiştir. Yuvarlak kemer taşları mavi beyaz iki renk mermer taşlarının almaşık dizilmesi ile örülmüştür. Kemer üzerine konulan mermer kitabe levhası yazısız bırakılmıştır. Doğu duvarındaki pencere sivri kemerli küçük bir açıklık şeklinde, batı duvarındaki ise sağır teğet kemerli büyük bir pencere şeklindedir. Türbenin içinde günümüzde sonradan düzenlenmiş sandukasız, baş ve ayak şahideli altı mezar bulunmaktadır. İç mekan, doğu ve batı duvarların üzerine atılan iki sıra mukarnas diliminden oluşan iki sıra silme ile kareye dönüştürülmektedir. Yapı, silmeler üstündeki tromplarla geçilen bir kubbe ile örtülmüştür. Yapının duvarları, geçiş elemanları ve kubbe içi çimento harcı ile sıvanmış, üzeri yeşil ve pembe renk ile boyanmıştır. Türbenin ve yanındaki caminin inşa kitabesi bulunmamaktadır. Türbe içinde bulunan şahidelerden en eski tarihli olanı 1251/1835 tarihini taşımaktadır. Bir çok kez elden geçirilen türbenin 19.yy ilk yarısında inşa edildiğini söylenebilir. Dedeköy Cami Türbesi : Çivril ilçesi, Emirhisar yolu üzerinde, cami ile hamamın bulunduğu bir külliye içinde bulunmaktadır. Germiyanlı eserlerini inceleyen bir doktora çalışmasında etraflıca araştırılmıştır. Son zamanlarda etrafındaki yapılarla birlikte restorasyon geçirmiştir. Türbe, kare planlı, kübik gövdeli, üzeri kubbe ile örtülüdür. Kesme taş, yer yer tuğla malzeme ile inşa edilmiştir. Taşların bazıları devşirmedir. Kubbe geçişleri ve kubbe tuğladandır. Doğusunda giriş kapısı, kuzey ve batısında birer penceresi vardır. Güney duvarı sağırdır. Kare planlı türbenin giriş kapısı, cepheden taşıntı yapmayan basit bir açıklık şeklindedir. Kapı üzeri sivri sağır kemerlidir. Kuzeydeki pencere daha geniş, batıdaki ise şevli mazgal penceredir. Kübik gövdeden sekizgen bir kasnakla kubbeye geçilir. Kubbenin üzeri alaturka kiremit kaplıdır. Kare planlı türbenin içinde kime ait olduğu bilinmeyen dört adet mezar yeralmaktadır. Türk üçgenleri ile geçilen türbe içinde herhangi bir süsleme bulunmamaktadır. Geçiş öğeleri deforme olmuştur. Duvarları çimento harcı ile sıvalıdır. Kitabesi bulunmayan türbeyi, yanındaki caminin özelliklerinden hareketle 14-15 .yy'a tarihlendirebiliriz. Habip-Acem Türbesi : Çivril İlçesi mezarlığında ve bir höyük üzerindedir. Onikigen planlı, prizmal gövdeli ve onikigen prizmal külahlıdır.Devşirme ve kesme taş malzeme ile inşa edilen türbenin duvarları çimento ile derzlenmiş, külahı ise daha önce çimento harcı ile sıvalı iken bugün çinko ile kaplanmıştır. Güney kenarının ortasına açılmış bir kapısı ile güneybatı kenarlarından birine açılan küçük bir pencere bulunmaktadır. kenarına kamalama yerleştirilen iki devşirme Bizans yas sı payesi türbenin önünde bir sundurmanın varlığını göstermektedir. Türbenin bütün duvar ve kubbesi çimento harcı ile sıvanmış ve yeşil renge boyanmıştır. Zeminde süslemesiz basit bir sanduka bulunmaktadır. İlimizde Bulunan Diğer Türbeler
Denizlinin fethi sırasında şehit olan Selçuklu Uç Beyi Mehmet Gaziye ait olan bu türbe, büyük mezarlıktadır. Fatma Hanım (Yıldız) Türbesi Haçlı seferlerinden 3. Haçlı seferleri sırasında 1189–1192 yıllarında Denizli ve çevresini Haçlılardan koruyan Yıldız Bey’in kızı Fatma Hanım’a aittir. Haçlılar, Efes yolu ile Menderes kıyılarına gelmiş, Sarayköy Buharkent’ten Menderes’i geçmişlerdir. Fatma Hanım, halkın önderi olmuş ve Menderes kıyısına pusu kurarak Haçlıları perişan etmişlerdir. Fatma Hanım Denizli’yi boşalttırmış, yiyecek ve içecek maddelerini kesmiş, bu nedenle Denizli halkı dağlara çekilmiştir. Denizli’ye geçebilenler şehri insansız, yiyecek ve içeceksiz bulunca güçlükle Denizli’den kaçmışlar ve Türk kuvvetlerince yok edilmişlerdir. Fatma Yıldız Hanım Türbesi Denizli merkez İlbadı Mezarlığında 2. Sanayi tarafından giriş kapısı karşısındadır. Türbe mermer işlemelerden yapılmıştır. Normal bir kabir şeklindedir, türbe binası yoktur. Mahmut Gazi Türbesi: Çal ilçesi Mahmut Gazi Köyündedir. Bizans ordularıyla yapılan savaşta şehit
olan Mahmut Gaziye aittir. Yatağan Baba Türbesi : Serinhisar ilçesinin Yatağan kasabası’nın güneyinde mezarlığın içinde küçük bir tepenin güneydoğusuna bitişik olarak yapılmıştır. Mezarlığın ana giriş kapısının tam karşısına düşmektedir. Türbe, namaz kılınan mescit kısmı ile sandukaların yer aldığı mekanlardan oluşmaktadır. Muhtemelen 14.yy. yapısıdır. Yatağan Baba adlı kumandanın mezarı bu türbededir. Yapı, son dönemlerde gerçekleştirilen onarımlar sonucu asli özelliklerini kaybederek tamamen yenilenmiştir. Onarım sonucu duvarlar harç ile sıvandıktan sonra plastik boya ile boyanmıştır. Aynı onarımla konik kulah kısmı tamamen yenilenmiş ve çinko levhalarla kapatılmıştır. Türbe dıştan dışa 10.70x6.90 m.lik ölçüleriyle dikdörtgen bir forma sahiptir. Yapı malzemesi olarak tamamen taş malzeme kullanılmıştır. Türbenin dış duvarları 0.90 m genişliğinde inşa edilmiştir. Mescidin güney duvarının doğu köşesine yerleştirilen kapı sayesinde sandukaların olduğu türbe kısmına geçilmektedir. Mescid kısmı iki basamaklı merdivenle türbeye bağlanmaktadır. Türbe en son 2005 yılında tamirat geçirmiştir. Türbenin dışı beton harcıyla sıvanmıştır. Bugün birçok tamirata ve değişikliğe rağmen Türbe eski yapı tarzını korumaktadır. Hüsamettin Bey
Türbesi: Baklan ilçesinin Tekke Mahallesinde bulunan türbe, Selçuklu mimarı tarzında mermer kaplamalı, duvarları kesme taştan yapılmıştır. Kubbeli üzeri kemerli, 4 pencereli sanat değeri yüksek bir türbedir. İçinde 4 adet mezar vardır. Bu mezarların birinin Hüsamettin Beye, birinin Hüsamettin Beyin eşine, diğer iki mezarında akrabalarına ait olduğu sanılmaktadır. Mermer giriş kapısının üzerinde bir kitabe bulunmaktadır. Ayrıca kapı pervazlarının üzerinde de Arapça, Farsça ve Osmanlıca karışık yazılar bulunmaktadır. Bu yazıların tercümesi tam olarak yapılmamıştır. Yediler İlbadı Türbesi : İlbadi mezarlığı Denizli’nin en eski mezarlığı olup Selçuklular zamanından (13.yy) günümüze kadar kullanılmıştır. Bundan dolayı “Yediler Türbesi” eski yıllara İlbadi mezarlığının içinde veya bitişiğinde olmalıdır. Ancak sonradan derinleştirilerek açılan bugünkü yol mezarlıkla türbeyi birbirinden ayırmıştır. Bunun dışında eski yıllarda İlbadi mezarlığında bulunan M.1334 tarihli Şücaeddin İnanç Bey İbni Ali Bey adına yazılı zaviyeye ait kitabenin bulunması, bu kitabenin türbenin yanında olan bir zaviyeye ait olduğunu akla getirmektedir. Bundan dolayı bu türbedeki mezarlar
İnanç Bey ve ailesine ait olmalıdır. Bunun dışında çarşı kalesinin batısında; kale ile mezarlık arasında Ahi Sinan Tekkesi’nin bulunduğu, Ahi Sinan’a ait bir kabrin yer aldığı kaynaklarda geçmektedir. Ancak İnanç Bey ve ailesine ait henüz İlbadi mezarlığında mezar taşları bulunmamıştır. Türbe içinde de yazılı mezar taşlarının olmayışı Osmanlı döneminde tekke ve zaviyelerde tahribat yapıldığını akla getirmektedir. Acıpayam Yatağan Baba Tekkesinde de Teke Müsellimi tarafından 19.yy başlarında tahribat yapıldığı konusunda kaynaklarda bilgiler bulunmaktadır. Ayrıca Denizli çevresindeki mimari değeri olan bütün türbeler incelendiğinde; yapı üzerinde bir kitabe, içinde de yazılı bir mezar taşı bulunamamıştır. Bunlarda Osmanlı’nın son döneminde yapılan tahribatları doğrulamaktadır. Bu sebeple türbelerin kime ait olduğu halk ananelerinde yaşatılıyorsa, bilinmesi mümkün olmaktadır. Bunun dışında Denizli tarihte büyük depremlere sahne olduğundan Vakıflar Hamamından başka bir yapı günümüze gelememiştir. Yediler türbesinde bulunan mezarlar Denizli merkezinde İlbadi mezarlığının en üst noktasında yer alması ve halk arasında sürekli olarak ilgi gösterilen saygı duyulan türbe olmasından dolayı Denizli beylerine ait olmalıdır. İbni Battuda Denizli’ye geldiğinde
İlbadi mezarlığı yanındaki Namazgahta İnanç beyin (Sultan) eşiğinde bayram namazı kılınarak bayramlaşma töreni yapıldığı ve burada hayır yemekleri verildiği bilinmektedir. bu nedenle bu türbenin İnançoğulları Beyliğine ait olduğu düşünülmektedir. Beycesultan Türbesi : Çivril ilçe merkezine 6 km. uzaklıkta, ilçenin güneybatısında Melhuş ve Kocayaka köyleri arasında, yüksekliği 20 m. olan höyük üzerindedir. Türbe binası tamamen Selçuklu mimarisi tarzında, oldukça bakımsız, harap olmak üzeredir. Sekizgen bir plan üzerine yapılmış, doğu yönünde yüksek olmayan bir kapısı, güney yönünde bir adet penceresi vardır. Türbe kesme taş, devşirme mermer, ve aralarında tuğla malzeme ile inşa edilmiştir. Üst örtüyü oluşturan kubbe tuğladandır. Yapının kuzey kenarında küçük bir mazgal pencere açıklığı vardır. Türbenin girişi kuzeybatı kenarındadır. Devşirme malzemeden yapılmış giriş kapısı dışa taşıntı yapmaz, yuvarlak kemerli ve sadedir. Yapı içte sekizgen planlı ve kubbeye geçişleri düz atkı şeklindedir. Keme taştan yapılmış sanduka doğu kenarına bitişik yapılmış ve üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Sandukadaki şahideler devşirme malzemedendir. Türbede herhangi bir süsleme yoktur. Kitabesi bulunmayan yapının üst örtüsünün aslında konik ve pramidal bir külahla örtülü olması gerekir. Yapı stil özellikleri ile 14.yy Germiyanlı özellikleri göstermektedir.
Buldan Yenicekent Büyük Tekke Türbesi : Buldan İlçesi Yenicekent Belediyesi bahçesindedir. Türbe, sekizgen planlı ve sekizgen prizmal gövdeli, üzeri kubbe örtülüdür. Yapıda kesme taş ve devşirme malzeme kullanılmıştır. Sekizgen gövde üstte geniş profilli bir saçakla ve üzerinde sekizgen yüksek bir kasnakla yükseltilmiş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Kubbe üzeri çimento harcı ile sonradan sıvanmıştır. Türbenin girişi kuzeydendir. Kapı duvar yüzeyinden içeri çökertilerek yapılmış ve süs1emesizdir. Giriş kapısı yekpare mermer söveli ve yuvarlak kemerlidir. Sekizgen planlı olan türbenin içinde sonradan yapılmış büyük bir sanduka bulunmaktadır. Duvar yüzeylerinin her birine tuğladan birer teğet kemer örülerek iç mekan hareketlendirilmiştir. Sonradan çamurla sıvanmış ve üzeri beyaz badanalanmıştır. Üst örtü içte tuğladan örülmüş kubbe ile kapatılmıştır. Yapıda kapı dışında hiç pencere yoktur. Süsleme olmayan yapının düz ahşap kanatları üzerinde madeni süsleme aplikleri görülür. Abdi Bey Sultan Türbesi:Serinhisar İlçesi Yatağan kasabasında bir Selçuklu prensinin türbesidir. Merkez ilçe Başkarcı-Tekkeköy yakınlarındaki türbelerin ise kime ait olduğu bilinmemektedir. Merkez Çukurköy’ü ile Karataş arasındaki türbenin “Bektaşi Dergâhı” olduğu bilinmektedir. Üçler Türbesi: İl Merkezinde Leylekler Kavağı diye anılan semttedir. Türbenin İnanç oğullarının ileri gelenlerine ait olduğu bilinir. Tamamen harap haldedir.
Ahi Sinan Türbesi : Denizlide Ahinin kurucusu Ahi Sinan'a aittir. Türbe, Yeni Sanayi Sitesinin Dere Tekke tarafına giden yol üzerindedir. İl de Dedebağı kasabasının kurucusu Ahi Sinan'dır. lrlıganlı Şaban Dede Türbesi: Denizli Merkez lrlıganlı Kasabası’nda mezarlık üzerinde Tekke Mevkisinde yüksek bir yerdedir. Yapının herhangi bir kitabesi bulunmamaktadır. Ancak yapının yanına dikilen levhada buranın M.1097 yılında ölen Şaban Dede'ye ait olduğu belirtilmektedir. Şaban Dede Türbesi, türbeleri konu edinen yayımlarda mimari olarak ele alınmamıştır.Kuzeyde ve ona güneyden bitişik iki yapıdan meydana gelir. Kuzeydeki yapı, kare planlı, prizma gövdeli üzeri kubbelidir. Kapı iç kısmı ile pencerede ahşap atkılar dikkati çeker. Üst örtüsü sonradan çimento harcı ile sıvanmış ve yeşile boyanmıştır. Kare planlı olan esas türbenin gövdesi üstte sekizgene dönüştürülmüş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Kuzey cephede kesme taşlardan yapılmış yuvarlak kemerli süslemesiz kapı açıklığı bulunmaktadır. Kapının iki yanına devşirme malzemeden, üzerleri oyulmuş birer sadaka taşı konulmuştur. Batı duvarının ortasında ise basit bir pencere yerleştirilmiş ve diğer duvarları sağır yapılmıştır.
Türbenin içi kare planlı, pandantiflerle geçilen bir kubbe ile örtülüdür. Pandantiflerin içine boşaltma çömlekleri yerleştirildiği görülmektedir. Duvar yüzeyleri hafif içe çekilerek kubbe eteğine kadar yükselen yuvarlak kemerler şeklinde yapılmıştır. Güney duvarına yuvarlak kemerli iki basit dolap nişi, doğu duvarına ise bir dolap nişi yerleştirilmiştir. Kapı yakınında iki basit sanduka bulunmaktadır. Duvarlar beyaz badana ve yeşil boya ile boyanmıştır. Yapıda süsleme bulunmamaktadır ve basit görünümdedir. Kare planlı, kubbeli mekanın iç cephe ve geçiş elemanları Çal Mahmutgazi Türbesi ile benzer özellikler taşımakta, ancak kubbede yüksek bir kasnağı bulunmasından daha geç bir döneme 18.yy'a tarihlenebilir. lrlıganlı Anonim Türbe: Denizli Merkez Irlıganlı kasabasında mezarlık üzerinde Tekke Mevkisinde yüksek bir yerde, Şaban Dede Türbesi'nin güneyine bitişik yapılmıştır. Kitabesi bulunmayan, ancak Şaban Dede Türbesi ile birlikte bu türbe de, türbeleri konu edinen yayımlarda mimari olarak ele alınmamıştır. Şaban Dede Türbesine bitişik ve daha küçük yapılmış olan bu ikinci türbe ise dikdörtgen planlı ve üzeri tonoz örtülüdür. Türbe, moloz taş malzeme ile inşa edilmiştir ve kapı iç kısmında ahşap atkı dikkati çekmektedir. Şaban Dede Türbesi'ne sonradan bitiştirildiği dilatasyon izlerinden anlaşılmaktadır. Üst örtü sonradan çimento harcı ile sıvanmış ve yeşile boyanmıştır. Türbe doğu-batı yönünde dikdörtgen planlıdır. Bu yapının giriş cephesi Şaban Dede Türbesi'nden 1.20 m. içeri çekilerek yapılmıştır. Güney cephesinin ortasına ise basit, küçük kare bir pencere açıklığı konulmuştur. Düz lentolu giriş kapısından geçilen türbenin içi, 2.08x3.60 m. ölçülerindedir. Bu dikdörtgen mekan çapraz tonozla örtülüdür. Kuzey duvarının batı ucuna bir dolap nişi açılmıştır. Mekanda basit bir sanduka bulunmaktadır. Basit sade görünümlü türbede herhangi bir süslemeye rastlanmaz. Yapı, Şaban Dede Türbesi 'nden daha sonraki bir döneme, 19.yy sonlarına tarihlenebilir. Hüseyin Hulusi Efendi (Üzüm Dedesi) Türbesi : Denizli merkez, Akkonak Mahallesi'nde etrafı evlerle çevrili bir bahçe içerisinde bulunmaktadır.Türbe, kare planlı, kübik gövdeli, üzeri kubbe ile örtülüdür. Duvarlarda moloz taş, kapı ve pencerelerde ise kesme taş malzeme kullanılmıştır. Sekizgen yüksek bir kasnakla geçilen kubbenin üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Kuzeyinde giriş kapısı, diğer üç yönünde ise birer büyük penceresi vardır. Kuzey cephesinin ortasında, hafif dışa taşırılmış, yüksek ve yuvarlak kemerli bit kapı yer alır. Kapının yuvarlak kemer yayının üzerinde sekiz yapraklı bir çiçek motifi bulunmaktadır. Kapının sövelerine metalden ikişer baklava dilimi aplike edilmiştir. Kapı kanatları dövme demirden yapılmıştır. Er Dinlendi Türbesi : Çal ilçesi, Mahmut Gazi Köyünün batısında dağın eteğinde hemen köyün bitimindedir. Bu mezarın bölgenin fethi sırasında şehit düşen bir Selçuklu askerinin mezarı olma ihtimali yüksektir. Köylüler ise bunun başka taraftan gelerek burada vefat eden bir ere ait olduğu, o nedenle de Er dinlendi denildiğini söylemektedirler. Ancak belirttiğim gibi fetihler sırasında bu yerde savaşlar olmuş burada şehit düşen birine ait olma ihtimali daha yüksektir. Mezarın üzerinde ahşap bir türbe vardır, bakımsızlıktan yıkılma tehlikesi vardır. Ahmet Dede Türbesi : Çal ilçesinin, Akkent kasabasında kare bir yapı üzerinde büyük bir kubbeye sahiptir. Anlatılanlara göre Ahmet Dede’nin vefatında naaşı paylaşılamamış ve bunun üzerine 3 tane tabut hazırlanmıştır. Tabutun biri Akkent’e getirilerek buraya defnedilmiştir. Adak, yağmur duası, kısmet açma, rüya ve niyaz amaçlarıyla birçok ziyaretçisi vardır. lşıklı Aşağı Cami Türbesi: Çivril İlçesi, lşıklı Kasabası Aşağı Mahalle'de Aşağı Camii avlusundadır. Türbe, caminin son cemaat mahalli kuzeydoğu köşesindeki girişinin doğu kenarına inşa edilmiştir. Türbe ve cami sonradan birleştirilmiştir. ışıklı ve Gümüşsu eserlerini inceleyen bir yüksek lisans çalışmasında etraflıca incelenmiştir.Türbe, doğu-batı yönünde dikdörtgen planlı inşa edilmiş ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Yapının kuzey ve doğu duvarı moloz taş aralarında tuğla parçaları ile, batı duvarı ise kesme taş malzeme ile inşa edilmiştir. Kubbenin üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Saçaklarda yer yer devşirme İslamı mezar taşları kullanılmıştır. Kuzey cephesinin ortasına bir kapı, doğu ve batı yönlere birer pencere yerleştirilmiştir. Güney cephe ise büyük bir kemer açıklığı şeklindedir. Beden duvarlarından taşmayan giriş kapısı, mermer malzeme ile inşa edilmiştir. Yuvarlak kemer taşları mavi beyaz iki renk mermer taşlarının almaşık dizilmesi ile örülmüştür. Kemer üzerine konulan mermer kitabe levhası yazısız bırakılmıştır. Doğu duvarındaki pencere sivri kemerli küçük bir açıklık şeklinde, batı duvarındaki ise sağır teğet kemerli büyük bir pencere şeklindedir. Türbenin içinde günümüzde sonradan düzenlenmiş sandukasız, baş ve ayak şahideli altı mezar bulunmaktadır. İç mekan, doğu ve batı duvarların üzerine atılan iki sıra mukarnas diliminden oluşan iki sıra silme ile kareye dönüştürülmektedir. Yapı, silmeler üstündeki tromplarla geçilen bir kubbe ile örtülmüştür. Yapının duvarları, geçiş elemanları ve kubbe içi çimento harcı ile sıvanmış, üzeri yeşil ve pembe renk ile boyanmıştır. Türbenin ve yanındaki caminin inşa kitabesi bulunmamaktadır. Türbe içinde bulunan şahidelerden en eski tarihli olanı 1251/1835 tarihini taşımaktadır. Bir çok kez elden geçirilen türbenin 19.yy ilk yarısında inşa edildiğini söylenebilir. Dedeköy Cami Türbesi : Çivril ilçesi, Emirhisar yolu üzerinde, cami ile hamamın bulunduğu bir külliye içinde bulunmaktadır. Germiyanlı eserlerini inceleyen bir doktora çalışmasında etraflıca araştırılmıştır. Son zamanlarda etrafındaki yapılarla birlikte restorasyon geçirmiştir. Türbe, kare planlı, kübik gövdeli, üzeri kubbe ile örtülüdür. Kesme taş, yer yer tuğla malzeme ile inşa edilmiştir. Taşların bazıları devşirmedir. Kubbe geçişleri ve kubbe tuğladandır. Doğusunda giriş kapısı, kuzey ve batısında birer penceresi vardır. Güney duvarı sağırdır. Kare planlı türbenin giriş kapısı, cepheden taşıntı yapmayan basit bir açıklık şeklindedir. Kapı üzeri sivri sağır kemerlidir. Kuzeydeki pencere daha geniş, batıdaki ise şevli mazgal penceredir. Kübik gövdeden sekizgen bir kasnakla kubbeye geçilir. Kubbenin üzeri alaturka kiremit kaplıdır. Kare planlı türbenin içinde kime ait olduğu bilinmeyen dört adet mezar yeralmaktadır. Türk üçgenleri ile geçilen türbe içinde herhangi bir süsleme bulunmamaktadır. Geçiş öğeleri deforme olmuştur. Duvarları çimento harcı ile sıvalıdır. Kitabesi bulunmayan türbeyi, yanındaki caminin özelliklerinden hareketle 14-15 .yy'a tarihlendirebiliriz. Habip-Acem Türbesi : Çivril İlçesi mezarlığında ve bir höyük üzerindedir. Onikigen planlı, prizmal gövdeli ve onikigen prizmal külahlıdır.Devşirme ve kesme taş malzeme ile inşa edilen türbenin duvarları çimento ile derzlenmiş, külahı ise daha önce çimento harcı ile sıvalı iken bugün çinko ile kaplanmıştır. Güney kenarının ortasına açılmış bir kapısı ile güneybatı kenarlarından birine açılan küçük bir pencere bulunmaktadır. kenarına kamalama yerleştirilen iki devşirme Bizans yas sı payesi türbenin önünde bir sundurmanın varlığını göstermektedir. Türbenin bütün duvar ve kubbesi çimento harcı ile sıvanmış ve yeşil renge boyanmıştır. Zeminde süslemesiz basit bir sanduka bulunmaktadır. İlimizde Bulunan Diğer Türbeler